Gazetecinin karşısına dikilen adam;Ben on çıplak çocuk babası,ömründe iç gömleği giyme.
miş,iki karanlık mağaranın sahibi,bir.
avuç,bile toprağı olmayan,ağanın yarı
cısı,dört yüz liranın borçlusu,hastası
Abdülhalim.Put gibi çocuklarıyla kar
şımda durup kaldı.Zayıf,ağzı yüzü kirden belirsiz olmuş çocukların üstü
ne sinekler konuyor.Abdülhalimi yanıma oturttum.
Sen Türkçeyi nereden öğrendin?Ne güzel konuşuyorsun dedim.Ben askerlik yaptığım Dörtyol’da öğren.
dim.Okuryazarlık da öğrettiler ama unuttum.Ölmezsem bu çıplakların hepsini okula göndereceğim.
Sizler hükümetin gözbebeğisiniz herşeyi yaptırırsınız.İsterseniz bizi bu mağaralardan çıkarttırırsınız.Ben size her mağarayı gezdireceğim.Sene kaç kişi soğuktan kaç kişi sıtmadan ölür sana adresimi vereceğim.Ağaçdan oyulmuş koskocaman bir kaba doldurulan pilav ile darı ekmeğini yedirdiler.