Damon Galgut tarafından kaleme alınan "İyi Doktor"u #sayfalarcadünya grubumuzla birlikte Nisan ayında okuduk. Eser Güney Afrika edebiyatından. Kitapla ilgili düşüncelerimi yazmaya "apartheid" kavramını tanımlayarak başlayacağım. Apartheid ırksal ayrımcılık ve bunu savunan sistem. Aslında kitabın ana konusu ve çıkış noktası gelişen tüm olaylar Apartheid'in etrafında meydana geliyor. Öncesi ve sonrası, önceki ırkçı yönetimin sonraki yaşam üzerinde ve sosyal hayata etkileri, kişiler üzerindeki baskısı sonucu ortaya çıkan etkisiz tepkisiz bir toplum, henüz o baskıcı rejimin etkilerini üzerinden atamamış bir toplum da diyebiliriz. Hikaye coğrafi olarak Güney Afrika'da geçiyor romanın çoğunluğunun geçtiği mekan ise bir hastane ya da daha doğrusu klinik, bu klinik apertheid döneminde birtakım uygulamaların gerçekleştiği ve o zamanlar ismine "yurtluk" denilen bir binadan devşirme. Klinikte görevli Dr. Frank Eloff romanın ana karakteri aynı zamanda da anlatıcı. Dr.Ngema, klinik şefi, kadın doktor. Dr.Laurence Waters, kliniğe bir yıllığına mecburi hizmet için gelmiş genç ve idealist bir doktor. Mama Mthembu...Bar işleten kadın. Lesotho...Laurence'in kız arkadaşı (kısa bir süre hikayeye dahil oluyor) Diğer karakterler ise yine klinikte görevli Standerler (karı koca), Tehogo erkek hemşire..Albay Moller ve Maria. Irkçı yönetim sonrası devlet halka her konuda hizmet götürmek, yeni düzen kurmak amacıyla yurtluk denilen binalar da faaliyet gösteriyor. Bunlardan biri olan klinik de bu misyonla hareket etse de bu binalar daha önce diktatörün ve adamlarının yaşadığı, bir takım uygulamaların gerçekleştirildiği yerler olduğu için halk binalardan nefret ediyor, beklenen tepkiyi vermiyor, hastalandıklarında tedavi için kliniğe gitmiyor, kısaca devletin yeni uygulamalarına katılım sağlamıyor. Mecburi hizmetininyaomak üzere gelen Dr. Laurence sağlık hizmetini halka götürmek için mobil klinik projesini hayata geçirmek istiyor, halkın ilgisiz olduğu kadar devletin de ödenek dahi çıkarmadığı ve hatta kliniğin kıdemli doktorları başta Dr.Ngema olmak üzere Dr.Frank tarafından da proje uygulanabilir görülmüyor. Laurence yine de pes etmiyor bu projeyi hayata geçiriyor. Aslında Laurence'ın gelişi ile klinikteki durağan hava az da olsa değişiyor, Dr.Frank'ın da monoton yaşamı biraz hareketleniyor. İkisi arasında (daha çok Frank'tan kaynaklanan) çekinceli bir dostluk kuruluyor bile diyebiliriz. Tüm bu olayların arka planında eski diktatörün hala kasabada olduğu ve yaşadığı iddiası da hikayenin akılda soru işaretleri uyandıran bir bilinmezi. Frank'ın askerlik döneminde komutanı olan Albay Moller ve onun komutasındaki askerlerin de kasabqya gelişiyle o dönemde kasabaya hareketlilik geldiğini ve hatta durağan akışı önemli ölçüde değiştirdiklerini de söylemek gerekir. Daha önce yazdıklarımdan da anlaşıldığı gibi "İyi Doktor'un iki önemli karakterinden biri olan Frank, orta yaşlı eskiye bağlı, müşkülpesent ama tecrübeli (bizim deyişimizle "bana dokunmayan yılan bin yaşasın" düşüncesinde. Dr.Laurenece ise genç, dinamik, idealist ama tecrübesiz. Bu iki karakter üzerinden şekillenen hikayenin sonu biraz tatminsizlik hissi verse de Damon Galgut'un "İyi Doktor"u dikkat çeken güzel bir eser. Mikro anlamda bu iki karakterin öyküsünü, makro anlamda da ağır, travmatik diktatöryel bir dönem geçirmiş halkın hikayesini çok güzel anlatıyor. Kitabı beğendim.

İyi DoktorDamon Galgut · Yapı Kredi Yayınları · 2022120 okunma

·

24 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Seda Ediz