ödünç veya içten zaruretti modaya uymak
kurdukları cümleyi içine devletten menkul bir tehdit
katarak parlatmak zaruretti
parlak cümleyi muhatabın yüzüne çarpmak zaruretti
mazurdu hepsi çünkü rulet misali devran dönmüş
bu durulan noktaya gelmişti
mahcurdu hepsi çünkü ekmeğini taştan çıkarmış olanlar
taş kırsınlar diye yol yapımına gönderilmişti
mahfuzdu hepsi çünkü hangisine sorduysak
ateş adalarının yerini haritada şıppadak gösterebilmişti
hepsi makul hepsi makable şamil birer marionetti
koltukaltlarında kaymak kağıda resimleri
dört renkli basılmış haftalık mecmualar
fıstıktı anaları babalar devletti
içten veya ödünç kadınlarla erkekler arasındaki laklak
trende öğrenilen trende kalacak
indiklerinde üç türlü ölüm
boşaltmış olacak kompartımanları
trenli hayatların bir gereği bu
trenin bütün yolcularına ölüm
iltimas olsun diye
bir kalkış noktası hediye ederek
her birini tek tek
üç tarzda uğurluyor
durulan her istasyonda onları
yine ölüm karşılıyordu ru be ru
gizli pazarlıkların mahfillerinde ölüm
onları eliyle koymuş gibi enseliyordu
kadın iseler en uygun durumu arz ettikleri
kloş etek giymelerinden anlaşılıyor
azrail'in tebdil-i kıyafet gezdiğine
hiç hayret etmeyen erkeklerin
fötr şapka takanları ikrar ve itiraf erbabı
sayılmaktan sıkılmıyordu
huylu huyundan vazgeçmiyor
âdetleri veçhile marifetlerini gizlice
göstermeyi biliyorlar