Bu yorum görüntülenemiyor
"İnsancıklar kitabı da zamanın ilgi yoksunu, zavallı, yoksul insanlarının bir sevgi direnişi, bir bireysel hareketlenme içerisinde olduğu bir kitaptır. İş böyle olunca da, mektuplaşma kültürünün önemi açığa çıkıyor, samimi ifadelerin ve mektupların ardı arkası kesilmiyor. Ta ki nasıl Sanayi Devrimi kendisinden önceki bütün oluşumların önüne geçmişse, maddi boyutun da her şeyin önüne geçtiği o ana kadar. Sevgiye sarılacağımız yerde parayı gördüğümüz yere koştuğumuz o an."
"Öp dese Varenka'sı öpmeye kıyamazdı Makar, sarıl dese Varenka'sı dokunmaya kıyamazdı Makar... Ama sev dese Varenka'sı işte o zaman severdi Makar onu. Cenk Durmazel’in dediği gibi, şapkadan tavşan çıkmayacağı başından beri belli olmuş olsa bile Petersburg'un serseri aşık Makar'ı vardı başından beri."
Oğuz Bey, çok güzeldi incelemeniz. Hani şu sayfa kağıttan olsa cana gelmiş diyeceğim.. Elinize kaleminize sağlık.
Dostoyevski'ye ilk başlamamın heyecanı dolayısıyla ve mimarlık okurkenki Şehircilik ve Planlama derslerinde gördüğümüz şeyleri hatırlamamın üstüne onları birleştirip Dostoyevski'nin yaşadığı dönemi de aydınlatacak bir inceleme yazmak istiyordum... Bu da kendisinin ve benim ona ait okuduğum ilk kitabına kısmetmiş. Teşekkür ederim Kübra Hanım değerli yorumunuz ve vaktinizi ayırdığınız için, eksik olmayın, sizin de elinize sağlık.
"Sevgiye sarılacağımız yerde parayı gördüğümüz yere koştuğumuz o an" dediniz... Belki de bunu yapmaya mecbur bırakıldı kadın... Romanda orada bir enigma var sanki. Sanki sevdiği adam daha da üzülmesin diye kadının mutlu görünme çabası var. Belki de bunu yapmaya mecbur bırakıldı kadın. Belki de sevdiği adama zarar gelmesin diye. Yani çok karışık. Çok farklı, tarifsiz duygular barındıran bir roman gerçekten. Ayrıca incelemeniz harika.
Yorumunuzu şimdi görüyorum, dedikleriniz ve düşüncelerinizi paylaştığınız için çok teşekkürler. Dostoyevski’nin edebiyat dünyasındaki ilk adımı malum, çok değerli bir kitap
Incelemesi bile bu kadar keyif verdiyse kitabı düşünemedim:)
Elinize,emeğinize sağlık.
Kesinlikle kitabını da okumalısınız bence, teşekkür ediyorum değerli yorumunuz için:)
1 sonraki yanıtı göster
Merakla bekliyordum bu incelemeyi. Çok da iyi olmuş, yüreğine sağlık. Bu kitabı okuyalı çok uzun zaman olmasına rağmen hatırladığım şey, bende oluşturduğu hissin 'gri' bir zeminde olduğunu düşündürmesiydi. Ama güzelliği de bunca grinin içinde sevginin maviliğini (bence saf sevginin rengi mavidir) de hissettirebiliyor oluşu değil mi?
Tabii ki, gri renge sevgiyi bir şekilde harmanlayabilmeyi ne de güzel başarmış daha o yaşında. Yorumun için teşekkür ederim Meltem. Gri atmosfer beraberinde gri zemini ve gri renginde ilişkileri de getirir. Bunlar hep Ortaçağ tarzı ilişkiler işte.
Ellerinize sağlık.
yine dolu dolu bir inceleme ve çizimler kaleminize ve yüreğinize sağlık
Ellerine sağlık.Özellikle çizimler için:)
Bellinski bu eseri okuduktan sonra "Rusiya yeni bir Qoqol kazandı diyor"Ben,önce "Suç ve cezayı","İdiot" u,okumuştum. "İnsancıkları" okuduktan sonra başka bir Dostoyevski tanıdım. Dostoyevski ,bence kahramanlarına özünden çok şey katan yazardır. Diger kahramanlarına baktıkta Makarov farklıdır. Burdan Dostoyevskinin aslında ince ruha sahip olduğu görünür.Rusça biliyorsanız kesinlikle bu kitabı kendi orjinal dilinde okuyun derim,etkileyici olmağından başka ,romanın estetikasından zevk alacakaınız.
Kesinlikle, Belinski, Gogol ve Dostoyevski muhabbetleri benim de ilgimi çok çekiyor. Değerli yorumunuz için çok teşekkürler
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.