Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

234 syf.
7/10 puan verdi
Yeni bir inceleme ile yine merhabalar değerli okuyucular.. Hayatı kaçırmamak adına okumalarımın yavaşladığı bir döneme denk gelen bu kitabı an itibariyle bitirmiş bulunmaktayım. Başladığım dönemde alıntılardan rastladığım bu kitap için beni Balzac la barıştıran kitap diyebilirim.. çünkü vakti zamanında Goriot Baba sını yarım bırakmışlığım var.. tam tarihini hatırlamıyorum ama sanırım 18-22 yaş aralığı olmam lazım ve o kitap hakkında hatırladığım tek şey hasta yatalak bir adamın etrafına topladığı çocukları ve bu minvalde dönen sıkıcı diyaloglar filandı.. Bu kitabı okuduktan sonra anladım ki Balzac genelde zannedersem aile temalı konular işliyor.. Bu minvalde hayatına baktığımda kendisinin de ailesi için çok fedakarlıklar yapmış biri olduğunu görmek şaşırtmadı.. Olaylar1800 lü yılların başında Fransa da geçiyor efenim.. ve kitap hani şu Napolyon ne demiş diyip ‘’ PARA PARA PARA '' diye cevapladığımız Napolyon’un tahta çıkışının gösterişli merasiminin tasviri ile başlıyor.. tabi bu merasimle başlayan kitapta garibanlar anlatılacak değil ya asil tayfalar anlatılıyor tabiki de.. asillik asalet falan ve asillerin acıları !! Peeeh diyenler yapmayın etmeyin onlar da insan ve para tepelerinden aksa da acıları var tabii ki de… ‘’ Rahatlık batmıştır ‘’ diyenler sizi de duydum :)) ki nitekim kitabın bir yerinde bu tabirler de geçiyor.. ama bilenler çok iyi bilirler ki dert insanın içinde olduktan sonra acı çeken bir ruh tüm dünyayı demiyorum tüm kainatı insana zindan edebilir.. yediğimiz içtiğimiz şeyler değildir bizi mutlu eden aslında.. ne hissettiklerimizdir.. şimdi az çok anladınız değil mi baş kahramanımız Markiz Julie nin ahvalini.. işte bu ince ruhlu güzeller güzeli naif kadının odun mu odun kazma mı kazma öküz mü öküz densiz mi densiz bir kocası var :) ızdırap için yeter mi?? bence yeter de artar bile :)) erkekler lütfen kızmayın alınmayın da sizde bu özellikler yoksa incelemeyi okumaya devam ediniz lütfen :) eğer bu özellikler varsa da yapacak bişey yok Allah eşinize dostunuza vs yardım etsin :) Şimdi bu adam başta bahsettiğim merasimde atlı bir subay olarak arzı endam ederkene bu genç Julie cik de kalbi pır pır onu seyretmekte hem de babası yanındayken.. tabi babası anlamaz mı olan biteni.. Kızım yapma etme bu adam asker hoyrat olur seni üzer dediyse de kız dinlemez ve evlenir sevdiğiyle.. evlendikten sonra başta dediğim gibi kavun kabak çıkar :) meziyetli karısının her daim rüzgarıyla ortamlarda balolarda vs habire terfi eden adam bildiğin bunun altında ezilir.. ve karıştırılan naneler naneler.. dışarda mutlu evli çift, evde iki yabancı böyle böyle devam eder hayatları..Markizin kendine yakıştıramadığı ayrılık vs gibi mevzular doğan çocukları GÖREV ÇOCUĞU olarak bilmesine ve onlara soğuk olmasına yol açar falan filan.. Bu konuda adam hiç mi haklı değil kardeşim diyenler varsada bi baloda asaletiyle güzelliğiyle milleti büyüleyen karısını seyreden adam bi köşede içip balodan bi arkadaşıyla şöyle konuşur ‘’ Hanımı gördükçe benim mutluluğumu kıskanıyordun, ona bağlı kalmayışımdan dolayı bana çıkışıyordun, değil mi? E, işin gerçeğini bilsen, hiç de benim durumumda bulunmak istemezsin. Bir yıldır, iki yıldır güzel bir kadınla karşı karşıyasın, elini öpmeye bile korkuyorsun, kırılıverir diye. Bu çıtkırıldım mücevherleri başına bela etme sakın. Camın altına konulmaktan başka işe yaramazlar; kırılabilir olmaları, pahalı olmaları yüzünden de hep üzerlerine titremek zorunda kalırız. İşte benim hikayem bu. Benim evliliğim süs gibi bişey.’’ Der.. ben bu kısmı çok da yorum yapmadan geçiyorum efenim.. tabii aldatmanın haklı ne yanı olabilir ya da sevmeden evli kalmak da bir nevi kandırmaca olmaz mı ?? bunlar derin mevzular.. Allah sevgiden aşktan nasipsiz bırakmasın cemi cümleyi içinde de bizi..  Kitapta bolca Marki- Markiz Kont-Kontes Baron-Barones vs kelimeler geçiyor.. bu kelimeler ne demekler diye şöyle bi baktım çünkü markizi bize okulda bina girişlerinde kapı üstüne yapılan sundurma diye anlattılar..koltuk adı diye bilenler de vardır belki.. Kontesi de genelde kibarcık minnoş kedilerimize koyduğumuz için, Baronu da uyuşturucu mafyası diye bildiğimiz için merak edenlere kısa bi geçmekte fayda var.. efenim bu kelimeler Fransada ya da Monarşik Avrupa ülkelerinde asalet ve soyluluk ifade eden kelimeler olup tahmin ettiğiniz üzere eşlere verilen isimler.. marki erkek markiz kadın.. diğerlerini de siz çözersiniz zaten.. sıralamayı da şöyle yapmışlar: dük (düşes) > marki (markiz) > kont (kontes) > vikont (vikontes) > baron (barones) > baronet > şövalye Yani kral ilk şövalye ilan ediyor anlayacağınız.. şansınız varsa Dük e kadar yol var :) (Dük veya Düşes (kadın), geleneksel olarak monarşi ile yönetilen Avrupa ülkelerinde imparator, kral ve prensten sonra gelen bir soyluluk ve egemenlik ünvanıdır. Dükalıklar yani düklerin yönettiği devletler genellikle imparatorluk veya krallıklara bağlı yarı bağımsız eyaletlerdir. Dük unvanı babadan oğula geçer. Dükler Krallık yönetiminde çoğu zaman etkili olmuştur. Hanedanlık bağları ve akrabalıklar sayesinde kral veya imparator düklerle beraber karar alırdı. Bununla birlikte, bağımsız devlet olan dükalıklar da vardır. Örnek olarak Lüksemburg Büyük Dükalığı belirtilebilir.) Hala Dükalık var yani :) Şimdi bu tarihlerde bizde durumlar neymiş derseniz eğer Ottoman da durum tahtta 2. Mahmud varmış efenim.. Sonrasında 1. Abdülmecid - Abdülaziz- 2. Abdülhamid sırayla 1800 lü yılların padişahları.. Le Sultan Ruj dedikleri Abdülhamid e kadar Osmanlı hala hatrı sayılır bi devlet ki Balzaccığım hiiç o dallara basmamış.. ama az çok bahsetseymiş ne güzel olurmuş değil mi :) Son olarak çeviride gülmekten koptuğum yerler vardı okurken paylaştığım.. O da değişik bi neşe kattı bana.. En son Maviçatı nın maaşını ödemediği Çevirmenin sinsi intikamıdır belki diyip gülüp geçtim :) Velhasılı kelam genel hatlarıyla bahsettiğim kitap okunası bir kitap arkadaşlar.. eminim o yüzyıllardan film seyretmeyi sevenler için de tatlı bir film seyrettim sanki hissini verecektir.. Okuyacak olanlara keyifli okumalar diliyorum.. sağlıcakla kalın efendim.. yandex.com.tr/gorsel/search?t... bi de Balzac eski bir Türk filmi karakterine benzemiyor mu?? ama çıkaramadım kime benzediğini o ayrı tabi :)
Otuzundaki Kadın
Otuzundaki KadınHonore de Balzac · İletişim Yayınları · 20172,124 okunma
··
103 görüntüleme
Zeyneb Öztürk okurunun profil resmi
Süs evlilikler..görev cocuklar... Galiba asırlar geçse de evlilik imtihanı her devirde asrın sınavı:)) ve çoğu sınıfta kalıyor sanki... Kaleminize sağlık Şimal hcm...tam da Kadınlar gününe tevafuk olmuş diyecektim, Rahime hnm değinmiş.. Tsk ederiz bu güzel incelemeye:)
Hatice okurunun profil resmi
ben teşekkür ederim Süeda hanımcığım..evet büyük imtihan aslında hem erkek hem de kadınlar için.. hem de bunu ruhen farkeden ve o ortamda büyüyen çocuklar için diyorum.. Bu güzel güne denk gelmesi gerçekten isabet olmuş.. ithaf eder gibi oldu bir nevi.. bu vesileyle bütün kadınların kadınlar gününü en candan duygularımla kutluyorum..
Bu yorum görüntülenemiyor
Bu yorum görüntülenemiyor
Ramazan Kudat okurunun profil resmi
Her şey idim, hiçbir şeye değmezmiş diyor Septimius. Çok çafçaflı günlerim de oldu, köy yollarında babamla çamura bata çıka abur cubur satmaya çalıştığım zamanlar da. Ama gönlüm henüz bile aradığım huzura kavuşmuş değil. Acı en büyük sosyalistlerden olacak ki zengin fakir eyırt etmiyor hepimize bir pay biçiyor kendince. Sonra dediğiniz gibi kainat zindan oluyor. Elinize emeğinize sağlık efenim ^_^
Hatice okurunun profil resmi
bilmukabele efenim :) maksat hasıl olmuşsa ne mutlu bize..yazdığınız şiirsel yorum için de extra teşekkürler Howl :)
Rahime okurunun profil resmi
Kadınlar gününde bitirmiş olmanız güzel olmuş Şimal Hanım. Adamın karısını sevmeye kıyamaması bana pek samimi gelmedi. Sarhoşluktan söylemiştir. :)
Hatice okurunun profil resmi
aa evet hiç farketmedim bugün kadınlar günü değil mi :) evet isabet olmuş :) adamın orda bahsettiği şey kıyamamak değil ama.. sevse kıyamasa neden aldatsın ki?? orda bahsettiği şey o kendi ezikliği aslında :) yani karısı için karım değil anca vitrin süsü o demek istiyor
3 sonraki yanıtı göster
Bu yorum görüntülenemiyor
GONCA okurunun profil resmi
Merhaba öncelikle, bu kitabı okuyunca biraz kafam karıştı açıkçası, yani marki,markiz gibi terimlerin sıfat değil isim olduğunu düşünerek okumaya devam ediyordum. Sonra incelemeleri okim dedim, bir çoğunu da okudum fakat sizin incelemeniz MUHTEŞEM.. Kitap hakkında aklıma takılan bir çok soruya cevap niteliğinde.. teşekkür ederim 🍀 Ha bir de, Balzac'i birine benzetmenize bende katılıyorum; ama çıkaramadım bende ;)) sevgiler 😇
Hatice okurunun profil resmi
bilmukabele :)
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.