Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

106 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Metin T.
Metin T.
abinin incelemesine (#12091906) yaptığım yorumdaki bir cümle ile başlayalım incelemeye. "Kahramanımız kayıplarını aramak için çıktığı yolda sanki kendini kaybediyor veya buluyor mu demeliyiz?" Metin abinin kafkaesk tanımlaması bu cümle ile sanırım daha bir gün yüzüne çıkıyor. Bu kısım sonradan eklendi.️ Ne yazacağımı bilmemekle birlikte bir şeyler yazma isteğiyle aldım kalemi elime. Çador'un anlamı genel itibariyle çarşaf, örtü vs. olarak geçiyor sözlüklerde. Örtünmek için kullanılan bir eşya diyelim biz ona. Bu isimden yola çıkarak hikayenin nereye gideceğini belki tahmin edebilirsiniz ama kitabı okumaya başladığınızda başlangıcının bu şekilde olmadığını görüyorsunuz. Yurtdışında yaşayan kahramanımız Akhbar uzun yıllar sonra ülkesine dönmek istiyor ve dönüyor ancak o dönmeden önce ülkesi bıraktığı gibi değil. Yazar kitapta "Birden kendini bu dünyada daha önce hiç hissetmediği kadar yabancı, üvey hissetti. Çıplak yara gibi acıdı içi. Kendinden bile daha güçlü olmasını gerektiren bir kimsesizlik, bir kayboluştu şu yaşadığı ve insan bu çeşit bir kimsesizliği ancak kendi yurdunda, kendi insanlarının arasında yaşardı. Gönüllü sürgünlüğün zorunlu sürgünlüğe döndüğü günlerde, başka memleketlerin toprağını gezerken, ümitsizliğe kapıldığı anlarda, bir gün döneceği bir yer olduğunu bilmenin avuntusuyla oyalanmış, içini diri tutmayı başarmıştı. Orası, burasıydı işte, ama burası artık orası değildi galiba." bu şekilde tanımlıyor bulduğu ülkesini. "Orası burasıydı ama burası orası değildi." Kahramanımız yurtdışındayken "İslamın Askerleri" (kitapta yazar bu şekilde tanımladığı için böyle yazdım) yönetimi ele geçiriyor ve bundan sonra hiçbir şey eskisi gibi olmuyor; hikaye de bundan sonra Çador'a doğru kayıyor. Tabii öncesinde kahramanımız ülkesine dönüş süreci, geldiğinde yaşadıkları, ailesini arayış serüveni bir bir anlatılıyor. Çador kısmına gelecek olursak buradaki tanımlamalar, tasvirler vs. bana İran'ı hatırlattı. Kadınların örtünmeye zorlanması, özgürlüklerinin elllerinden alınması, zorla evlendirilmeleri vs. bu durumlara şahit oluyoruz. Yakın zamanlarda da İran'da bu durumların varlığına şahit olmuştuk sanırım. Bu durumların tam tersi mesela en yakınımızdan örnek verecek olursak 90'larda yaşanan başörtü sorunu. Başlarını kapattıkları için eğitim hakları ellerinden alınanlar, aynı şekilde özgürlükleri kısıtlananlar veya günümüze baktığımızda şort giydiği için darp edilen, öldürülen, tecavüz edilen kadınlar. Aslında ne taraftan bakarsak bakalım hep aynı yöne çıkıyor bu durum. Acı bir gerçek. Sazı eline alanın bildiğini çalması gibi bir şey. Özgürlüklerin kııstlanmadığı, herkesin istediğini giymekte özgür olduğu, saygının ön planda olduğu bir dünya diyeceğim ama benim pek ümidim yok. Mungan'ı da bu evrensel sorunu ele almasından dolayı da tebrik ediyorum.
Yaz Geçer
Yaz Geçer
ile hayran olduğum yazara bu kitabıyla da hayran olmaya devam ediyorum. Elimde 6 kitabı daha var. Fırsat buldukça okumaya devam.
Çador
ÇadorMurathan Mungan · Metis Yayınları · 20201,216 okunma
··
90 görüntüleme
Bu yorum görüntülenemiyor
Ayşe okurunun profil resmi
Öncelikle şunu belirtmek isterim ki Çador Mungan'ın gereken ilgiyi görmediğini düşündüğüm bir kitabı. Hatta bir söyleşisinde kendisi de bundan yakınmıştı.... Benim aklımda kalan kitabın en belirgin kısmı bir erkeğin o çadoru giymek isteyip hayata o küçücük pencereden bakmak istemesi. Bu güzel ve özel bir eleştiri keza kitabın tamamı da bir eleştiri bence.... Yokluğun bizde çağrıştırdığı renk siyahtır ve çadorun rengide siyah. Fazla söze gerek yok bence... Kaleminize sağlık güzel bir inceleme olmuş. Ve yorumlarda yazınızı tamamlamış.
Selman Ç. okurunun profil resmi
Güzel yorumunuz için teşekkür ederim. Mungan'ı okumaya yeni başladım ama her kitabı etkiliyor insanı. Erkeğin çador'u giymesi olayı Kaan Murat Yanık'ın
Butimar
Butimar
kitabında geçer. Hatta yazar kitabın yazım aşamasında çarşafa bürünüp Bebek sahilinde falan gezmiş. O çarşafın içinde olmanın verdiği duyguyu o düşünceyi uygulayarak yaşamış.
5 sonraki yanıtı göster
Metin T. okurunun profil resmi
"Kahramanımız kayıplarını aramak için çıktığı yolda sanki kendini kaybediyor veya buluyor mu demeliyiz?" kitabı bu cümlen çok güzel özetlemiş. İbrahim'in "kimlik yitimi de cuk" oturmuş. Bir de konunun Kafkaesk işlenmesi var. Bu kitaba bitirme tezi yazmak isteyen biri düşerse bizim siteye, yaşadı billahi :)))) Kalemine sağlık
Selman Ç. okurunun profil resmi
O cümleyi bu incelemeye eklememiştim. Eklesem mi acaba başına :) Eyvallah abi güzel kitaptı. Sevdim ben Mungan'ı
1 sonraki yanıtı göster
Hilal okurunun profil resmi
Kısa kaldı bana yetmedi keşke daha da yazsaymış aynı hazla okurdum.. Mungan'ı gerçekten çok sevdim öyle hoş cümleleri öyle hoş bir anlatımı var ki. Gurbet, savaş, geriye dönmek, beklentiler, kayboluş ve çador tabi ki... Mungan'ın bu kitabını okumamda sizin payınız büyük, yaz geçer incelemenize yazdığım yorumda önermiştiniz uzun bir zaman geçti ama unutmadım ve okudum iyi ki okumuşum. Çok teşekkür ederim. 😇🙏
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.