··
3.086 görüntüleme
Arketip kavramına hakim olmak, edebî eserlerin şifrelerini çözmek için gerekli, zira mitlere, masallara ve onlardan beslenen edebi eserlere baktığımızda, aslında yeni bir şey söylenmediğini, var olanın başka başka kılıklara sokularak tekrar edildiğini görmekteyiz. Joseph Campbell'ın " Kahramanın Sonsuz Yolculuğu" eserinde vurguladığı gibi temel bir şablon var ve aslında mitler de masallar da hatta filmler ve edebi metinler de aşağı yukarı bu şablona uygun kurgulanıyorlar. Jung'un anlatımı konusundaki tespitlerinize katılıyorum. Emeğinize sağlık.
Gide, "Söylenmesi gereken her şey zaten söylendi. Fakat kimse dinlemediğine göre tekrar söylenmesi gerek.” derken sizin söylediğiniz gerçeğe dikkat çekiyordu. Niteliksiz, içi boş yazarlar dahi bu gerçeğin farkında olmasalar bile kaçınılmaz olarak bu taslaklara uygun yazarlar. Değerli katkınız için teşekkür ederim Ayşe hocam.
1 sonraki yanıtı göster
Jung'ın kollektif bilinç kavramı en önemli teorisi bana göre. Arketip meselesini açıklıyor. Sonraları çok mistik noktalara kaydıysa da severim. (Tabiki Freud le asla karşılaştıralamaz ) Bence Jung la ilgili okuduğum en iyi kitap ''İnsan Ruhuna Yöneliş '' tir.
öyle diyorsan öyledir doktorum civan. :)
Kitabı sesli şekilde dinlemeye çalışıyorum ve arketipler konusunda hala bir şey duymadığım için, her halde iyi dinlemiyorum diye tekrar başa dönmüştüm. Bu yorumunuz benim için çok açıklayıcı oldu. Teşekkür ederim.
Kitap elimde sürünürken, bu inceleme neden böyle olduğunu anlamamı sağladı. Teşekkürler.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.