Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

194 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 günde okudu
Bir Kahve Koyun Kendinize
Sabahları benim kadar seven şair Şükrü Erbaş'ın, kapağı mint yeşili, içi derya deniz, kıymetli 4 kitabının derlendiği Bütün Şiirler-1 ile günlerimi insanlıkla doldurdum da geldim. İnsan olmayı hissettiren ve hissedenler var olsun. Kitabın ilk sayfasına kime ait olduğunu bilmediğim bir sözü not düştüm: ''Merhamet acımak değil, acıtmamaktır.'' Şükrü Bey'de hissettiğim merhametti çünkü. Şairin bana düşündürdüğü en kuvvetli hâli, her neye bakarsa ve her ne yaşarsa yaşasın <güzel bakması.> Hepimizin hayatında çivi yazısıyla yazılmış gibi kazınmış anılar vardır. Bazısı kanayarak yazılmıştır bazısı gülerek. Fakat o baktığı her şeyde bir güzellik bulduğu için, acıyı bile öyle ifade etmiş ki, acı olduğunu bile bile, anlamın içine adım atmaktan bir an geri durmak istemiyorsunuz. Kirpiklerle ilgili kaç güzel satır yazılabilirse yazmış ve bazen acının kenarına papatya yaprağı gibi dizmiş intizamla, bazen kirpiklerini salıncak yapmış bir çocuğun sevincine. Bu da şairin sadece güzel bakmakla değil, söz oyunlarını yapabilmesiyle de şair olabileceğini gösterir. Yaşam denilen bu uzun yolda birçok anıyı, acıyı, meşgaleyi ömre katık eder gideriz. Ama onlar ne yenir ne yutulur. İşte bundan sebep ki ''Yaşamak bir uzun yolculuk/ Bitirmeden biteriz.'' Her insan gibi konuşmaktan hoşlandığım ve maruz kalmaktan hoşlanmadığım şeyler var. Hayatım boyunca hep sosyal bir insan oldum. Ama geçtiğimiz sene içerisinde şunu fark ettim, eğer bazı insanlarla çok fazla konuşmak istemiyorsanız bazen hoşlandığınız insanlardan da uzak durmanız gerekebilir. Bu yüzden kendimi sosyal medyadaki insanlara sessize alırken, içimin sesini sonuna kadar açıp, çok mutlu haftalar geçirdim de geldim. Uzun yıllardır yağmur mevsimi geldiğinde mumlarımı yakar, şiirlerimi okur ve bir tür terapi ile ruhumu, enerjimi tazelerim. Güzel söz söyleyen herkesi dimağıma işler, sözüme sohbetime yedirir, o insanların bayrağını taşımaya çalışırım. Şiirler, kalbinize ulaşan şairleri keşfettiğinizde, işte o zaman anlamlı gelir size. Şiir denilen ne bir koldur, ne bir yoldur. Kimi kaktüs gibi gelir, kimi gelincik gibi. Bu sizin şairle ruh uyumunuzla da ilgilidir. Ama rüştünü ispatlamış her şairde, mutlaka sizin de kalbinizde, dilek balonlarının sakin güzelliğini uyandıracak mısralarınız bulunur. Bu yüzden Şükrü Erbaş'ta hepinizin içine dokunacak satırlar bulmanız kuvvetle muhtemel. Böyle güzel haftalar içerisinde bana beni anlatan satırlar içinde öyle mutlu oldum ki, bunu söz ile anlatmak kafi gelmez. ''Geceler Aydınlık'' isimli şiiri beni yıllar öncesinden sesime ses olan adama tebessümle baktırdı ve sessizliği aydınlık yaptığım günlerde, insansızlık gündüzüm olmuşken, bu dedim, işte bu. Şair de zaman zaman hepimizin içine düştüğü o dış dünyayı sakine alma metodunu denemiş ve suskunluğun tüneklerine çekilmiş. Eğer siz de, söz umduğunuz inceliğe inmiyorsa, alnınızdaki damar kalınlaşmadan, anlamı ucuz edenlerden uzaklaşın ve sessizliğin şükrüne varın. Çünkü Şükrü Bey'in de dediği gibi uysanız kendi özünüzden uzaklaşır, direnseniz gününüz kararır. *** Kitapta kadınlara ve çocuklara sık sık merhamet içeren, yufka bir yüreğin nazik ve <anlayan insanın gözlerini> taşıyan cümleler var. ''Herkesin gerçeği kendine acı/ Herkesin acısı kendine biricik'' Bunun böyle olduğunu kabul edip, çevremize acımızdan yaptığımız iğnelerle dikenlerle bir hâl sergilemek de mümkün, acımızı gücümüzle sarıp, diğerlerine merhem olmak da mümkün. İyilik; sadece içimizden geldiği için yapılan bir eylem değildir. İyilik, aynı zamanda seçerek yaptığımız bir eylemdir. İnsanız. Hepimizin bir kalbi var. Ve bazen kalbimize yenik düşeriz. <Kalbe yenik düşmek> demek, sadece üzülmek, acı çekmek demek değildir. Kalbimizin, bizi koruyan yanına da yenik düşmek demektir. İnsan, kötülüğe maruz kaldıkça saldırganlaşabilir. Kötü söze maruz kaldıkça kötüleşebilir. (Engin Geçtan'ın İnsan Olmak'ı da bu yazıda etkili.) Haberleri izlemek dahi kâfi. Kelimeleri fırlatıyor musunuz? Yoksa çiçek gibi mi sunuyorsunuz? *** İnsanlardan kaçıp kitaplara sığındığınız ne çok an var, değil mi? Aslında siz, bir insandan bir başka insana sığındınız. Kiminin dert olduğu yere, kimi şifa olur. Aslında biz yalnız kalmak istemedik, hiçbirimiz. Anlaşılmak ve anlamak istedik hepimiz. Kitap; bir kalp, bir düşüncedir. Kitap, insanı temsil eder. Peki, bizleri birbirimizden kaçacak noktaya getiren nedir? Sebeplerin en büyüğü, nerede duracağımızı bilmemek. Karşımızdaki insana, gereğinden fazla yaklaşmak. Kirpilerden öğreneceğimiz çok şey var. Birbirimize, birbirimizi ısıtacak ama dikenlerimiz batmayacak kadar yaklaşmayı öğrendiğimizde daha iyi hissedeceğiz. Her şey insanla anlamlıdır. Her kitap, insanın dünyaya bir haykırışıdır. İçeriği ne olursa olsun, yazanın izidir. Kimle dost olacağınızı belirleme özgürlüğü kitaplara olan sevginizin sebebidir. Anlamı, insansızlıkta aramak da bu seçim özgürlüğüdür. ''Koşaradım'' şiiri de işte bana bunları düşünürken kelime arkadaşı oldu. Bu şiirle öyle çok şey düşündüm ki. Mutlaka okumanızı isterim. Kulaklarımızı tıkayan kalbimizin gümbürtüsü değil, kötülüğün uğultusu olunca, sesi kesmek için sessizliğe çekilişimiz bundandır. Kalp de kötü de 4 harf, ikisi de göğsümüzden çıkıyor. Seçiminiz nedir? *** Bu kitap kusursuz bir kitap değil. Fakat kusursuz o kadar çok şiir var ki, sevgimiz şefkatle el ele tutuşup, derin bir hürmete dönüşüveriyor bu satırlar karşısında. Bu kalbi pamuk insan için yaşamak çok zor olmuştur eminim. Bu incelik, çok kırmıştır yüreğinin dallarını. Hassaslıkla acizliğin/ güçsüzlüğün/ zayıflığın karıştırıldığı bu hayatta bu gönlü güzelin yazdığı/yaptığı şey sadece edebi sanat, söyleyiş güzelliği değil.Hiç değil. Baktığı her yeri, bir his olarak içine alan bir insan bu. Onun dimağını, düşüncelerini paylaşıyorum hissem kadar. Yorgun düşüyorsak, yorulduğumuzdan değil, düşen bir yaprağın dahi hüznünü paylaştığımızdan. Bundan kaçamadığımızdan değil, kaçmadığımızdan. Umduğunuzu alabildiniz mi bari şu hayattan, bilmiyorum Şükrü Bey. Sulardan hayatın duruluğunu, mavilerden mutluluğun rengini almamızı söylüyor. Okurken her bir zerrem kanatlanıyor da kelebek oluyor sanki, mutluluktan uçup uçup konuyorum kelimelerin dallarına. Yaşamak mutlaka bir sanat, elimiz ne kadar iyi fırça tutar, nefesimiz ne kadar yeter bu dünyanın kavalına bilmem. Kelimelerim ve kelimelerim var o kadar. Bir de sevdiklerime sarılmak için göğsüm. Sanat sizin, sanata değer vermek bizim işimiz olsun. Bu şekilde gönül penceresini ışıl ışıl temiz tutmuş insanlarla karşılaşmak umuttur. Herkese duyduğu o incelikli saygı bize de yol gösteriyor. Tek bir satırını dahi ıskalamamak için, sayfalarını günlere böldüm yine. Şiire hak ettiği saygıyı sunmak lazım. Bütün saygımı toplayarak araladım sayfaları. Hazır olarak okumak, en güzel okuma halidir. Bunu anladığımdan beri mutluyum şiirlerin eşlik ettiği saatlerde. İçimi maviye boyayan kitaba güneşimle geldim. Işıyorum. Bir insan, bu kadar iyi satırı bir ömre nasıl sığdırır, bilmiyorum ama. Ve merak ederek sonlandırıyorum, öyle çok şiir var ki içimi hayal işlemeli bir hançerle oyan, böyle sevebilen insanların sevdikleri kadınlar, acaba bu şiirlere değen kadınlar mıdır? Yoksa ''güzelliğin on para etmez/ şu bendeki aşk olmasa mıdır?'' Serbest nazım ölçüsü ile sanat nasıl yapılır, buyrun. Tercih edeceklere keyifli okumalar dilerim.
Bütün Şiirleri 1
Bütün Şiirleri 1Şükrü Erbaş · Kırmızı Kedi Yayınevi · 20208,1bin okunma
··
1.814 görüntüleme
Resul Bulama okurunun profil resmi
Tekrar senin incelemenle karşılaşmak ne güzel Kübra. O kadar güzel anlatmışsın ki, artık bizim de tanışmamız gerek Şükrü Erbaş'la.
K. okurunun profil resmi
Teşekkür ederim Resul Abi :) Metin Altıok'u da unutmayalım. İkisi de çok hoş insanlar.
Metin T. okurunun profil resmi
Ben Şükrü Erbaş'ı bir türlü sevemedim. Hatta, amma da önyargılısın be moruk, diyenlerim dahi var. De ki tabu. Eğer bu tabu ise, ben tabularımı seviyorum arkadaş diyorum. Zaten tabusuz bir hayatı kim yaşamak ister ki?
K. okurunun profil resmi
Benim de tabularım vardır birkaç tane de olsa. Hangimiz her şeyi her zaman doğru yaparız ki. Varsın bazı şeyleri de sevmeyiverelim. Lakin Şükrü Bey.. Benim için hakikaten ayrı bir yerde artık. Kendisiyle tam zamanında tanıştım. Belki daha evvel okusaydım yahut daha ilerde, bu kadar etkilenmezdim. Sahi senin sevdiğin şairler C.S. hariç kimler? :)
2 sonraki yanıtı göster
Semih Doğan okurunun profil resmi
Elinize sağlık Kübra Hanım, bir gün şiir okumak istersem bu site sayesinde ilk olarak Şükrü Erbaş'a müracaat edeceğim. Ayrıca, ''Merhamet acımak değil, acıtmamaktır.'' sözünün sahibini bulmanız lazım. Ne kadar da incelikli, derin bir söz...
K. okurunun profil resmi
Teşekkür ederim Semih Bey. Seveceğinize inanıyorum, çünkü ağır bir dili yok ve bir şekilde aynı dili konuştuğumuzu hissettiren bir şair. Ben de bu site sayesinde tanıdım. Diğer söze gelince bir fotoğrafın altına yazılmıştı. Bu yüzden kime ait olduğundan sanırım söyleyen ortaya çıkana kadar emin olamayacağız çünkü birçok yere rastgele yazılmış. Bana da çok hoş hissettirdi bu söz. Güzel bir bakış bu.
Bu yorum görüntülenemiyor
Esra Koç okurunun profil resmi
''Yorgun düşüyorsak, yorulduğumuzdan değil, düşen bir yaprağın dahi hüznünü paylaştığımızdan. '' Nasıl güzel bir cümle, çok beğendim. Bana şu cümleyi düşündürdü. ''Kaderinden kaçarsın da, kendinden kaçamazsın''
Emin K. okurunun profil resmi
Güzel ve verimli bir okuma olduğu şu ortaya çıkan sonuçtan belli oluyor. Açık ki, kitap sizde çok doğru yerlere temas etmiş ve gönlünüze sinmiş. Tabi incelemenizi okuyanlar da bu talihten pay sahibi oluyor. Elinize, gönlünüze sağlık.
K. okurunun profil resmi
Teşekkür ederim Emin Bey, sizin de gönlünüze sağlık.
Beyza okurunun profil resmi
Şiirler okuyup bal yüreğindeki içlilik ile damıta damıta sunman çok değerli benim için. . İncelemen yine hayata dair çok iz bırakacak cümlelerle dolu, hangi birini tırnaklasam bilmiyorum ablam...>_< ''İyilik; sadece içimizden geldiği için yapılan bir eylem değildir. İyilik, aynı zamanda seçerek yaptığımız bir eylemdir. '' Seçmek, bazen de taklitle, iyiliği bünyemize taşımak. Niyetlerimizle taçlandırmak. Çok güzel, panoma izninle yazacağımdı ablaa. ^_^ ''İnsanlardan kaçıp kitaplara sığındığınız ne çok an var, değil mi? Aslında siz, bir insandan bir başka insana sığındınız. '' bu tespitinde çok etkiledi beni. Başka insana sığınıyoruz ve bizi anlıyor, kendimizi buluyoruz, bir çok şey öğreniyoruz hemi de bizi yargılamıyor , voahh canımız kitaplar ^_^ :D Yüreğe içlilik işleyen, içten, sevgi ve anlam dolu, büyülü benzetmelerinle incelemeni okumak çok güzeldi yine . Kucak dolusu sevgilerimle canım ablam.
K. okurunun profil resmi
Panona yazacak kadar hoşuna gitmesi hoşuma gitti 😊 Sevgilerimle canım kardeşim, teşekkür ederim. :)
Selman Ç. okurunun profil resmi
Çok fazla şiir okuyan biri değilim ama Erbaş'ın Ömür Hanımla Güz Konuşmaları ve Mungan'ın Yalnız Bir Opera şiirleri ayrı bir yerdedir bende. Hani demişsin ya "Şiirler, kalbinize ulaşan şairleri keşfettiğinizde, işte o zaman anlamlı gelir size." tam manasıyla keşfe çıkmadım herhalde ama sanırım Erbaş ulaşabilecek bir yazar gibi duruyor.
K. okurunun profil resmi
Erbaş'ı seven Altıok'u da sever. İnsan satırlarda adını bilmediği duyguları keşfediyor ya işte şiiri bundan seviyorum. Bazen şiirin sadece aşk için yazıldığı yanılgısına düşebiliyoruz. Her iki kitapta da aşk şiirleri kadar başka konularda da şiirler var. Zaten aşk hayatın ne kadarlık bir kısmında var? Belki kıymeti az olmasındandır. 😊 Eğer bir gün okursan, beğenmen dileğiyle. ✨
2 sonraki yanıtı göster
16 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.