İnsanları rahatsız edip, uykularından uyandırmaya çalıştığı için, Sokrates gibi Bukowski'de bir at sineği sanırım. Zaten insanlar üzerinde bir farkındalık yaratmak için, en etkili yöntem onları dürtmek oluyor. Bu da ciddi bir fedakarlık demek bence. Toplum tarafından direkt aforoz edilme riski yüksektir çünkü. Bu riski alabilenler var olsun.
Zamanın akışkanlığını çok doğru tarif etmişsiniz, geçen gün bir arkadaşım, "Bir gün için 24 saat çok az, yetmiyor bana." dedi. Modern hayat zamanı bir karadelik gibi yutuyor. Algılarımızı, bedenemizi, zihnimizi meşgul eden o kadar çok şey var ki, zaman bu koşturma içinde izafiyet gösteriyor ve 24 saat oluyor sana 24 saniye...
İncelemenizi çok beğendim Aykut Bey, elinize sağlık.