Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

112 syf.
·
Puan vermedi
·
7 günde okudu
Ne tür şeyler?
Kitabın ilk sayfalarındaki "şeyler" bombardımanı İle okuyucuyu özellikle bu kadar boğulmuş gibi hissettiriyor Perec. Neden? Amacı bu kadar çok şeyden bahsederek, şeylerin denizinde boğulmak üzere olan ama farkında olmayan insanı uyandırmak! Bunu anlamak için kitabın sonuna kadar okumak şartıyla tabi. Burjuva olmak isteyen ama bir yandan da özgür ve bohem hayatın tadına varmak isteyen insanları kategorize etmeye çalışıyor görünse de aslında her iki yaşam tarzının da olumlu ve olumsuz yanlarına çok güzel dokundurmalar yapıyor satır aralarında. Yıllar öncesine ait gibi görünen yaşamların günümüzdeki yaşam şekilleriden farklı olmadığını görüyoruz şaşırarak. İnsan değişmiyor ki özünde... Kelimelerle dans eden, daldan dala atlar gibi görünürken zihnimizde gizli bir tutarlılık yaratan bir yazar Perec. Paris ve Sfaks karşılaştırması ile alelade bir karşılaştırma yapıyormuş gibi sanılsa bile Doğu- Batı, Modern- Geleneksel, Hızlı- Yavaş, Burjuva- Emekçi vb. pek çok karşılaştırmayı da hissettirir bize. Karakterleri ne kente ne taşraya uyum sağlayabilmişlerdir. Çoğu uyumsuz gibi... Askerliğe yönelik düşüncelerini okurken, babasını II. Dünya Savaşı'nda annesini ise esir kamplarında kaybettiğini öğrendikten sonra daha anlayışla yaklaşıyor insan ister istemez. Elbette tecrübelerini yansıtıyor eserlerine doğal olarak. Sorgulatıcı ve sorgulayıcı bir eser! Hayatın üzerinde çok durmadığımız, durmaktan çekindiğimiz kısımlarını ortaya koymuş; halının altına süpürdüğümüz acabaları, halıyı silkelemek suretiyle, ortalığı toz duman etmiştir. İyi etmiştir!
Şeyler
ŞeylerGeorges Perec · Metis Yayınları · 20161,107 okunma
·
439 görüntüleme
Tayfun okurunun profil resmi
Fransız asillerine ilk tokatı çok ama çok uzun yıllar önce Haçlı seferlerinde vurmuş idik... Nereden aklıma geldi dersen dönemin burjuva ve toprak sahipleri ün peşinde koşmaktan, mutlak bir Fransız isminin ortaya çıkmasını istediğinden, oluşturdukları çok uluslu Haçlı Birliliği'nin sözünü dinlememiş ve birden saldırıya geçip, ne olduğunu anlamadan hepsi kılıçtan geçirilmiştir. Sanırım bir tanesi bu olaydan sağ kurtulup dönem padişahının huzuruna getirildiğinde; padişah onu serbest bırakır. Daha o vakitler Avrupa bizim Hilal taktiğinden bihaberdir :)) Ama öğreneceklerdi... Parisli bir insan Sfakslı bir insanı ne kadar tanıyıp, duygudaşlık edebilir bilmiyorum. Ancak Fransızların işidir ki teni koyu olanları köleleştirir. Sanırım ben Fransızları sevmiyorum :))) Teşekkür ederim incelemen için...
Özlem okurunun profil resmi
Fransızları sevmeme nedenini anlayabiliyorum. Elbette haklılık payın büyük ve saygı duyuyorum. Beğenmene de sevindim incelemeyi, sağolasın. Öte yandan hiçbir ulus için sevmeme genellemesi yapmak bana göre doğru gelmiyor. Tarih her ulusun yaptığı bazı acımasızlıklarla dolu ki uluslardan ziyade o zamanın gücü elinde tutan bazı kesimine yüklenmek daha doğru sanırım. Haçlı Seferleri, sömürgeleştirme hareketleri, benmerkezcilikleri kesinlikle kabul edilemez yönleri olsa da dünyaya "eşitlik, özgürlük, milliyetçilik" kavramlarının yayılmasını sağlayan bir devrimin ateşinin yandığı yere de beşik olmuş Fransa ve doğal olarak Fransızlar. Demek ki onlar da memnun değillermiş bizi rahatsız eden egemenden. Konu uzun... Günümüz ise güzel olsun🙂
2 sonraki yanıtı göster
Ebru Ince okurunun profil resmi
Uyuyan adam her zaman çok daha ağır basıyor bu kitabının yanında :)) emeğine sağlık günün güzel olsun :)
Özlem okurunun profil resmi
Uyuyan Adam'ı da okuyayım öyleyse mutlaka. Sağolasın ablacım, keyifli günler sana da😘
1 sonraki yanıtı göster
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.