Son sayfayı da okudum ve hemen yazmam gerektiğini hissettim bu satırları. Kitabı okumayı düşünenler acele etsinler. Çünkü okuduğum hiçbir an bulunduğum zaman ve bulunduğum mekanda değildim sanki. Karakterler üzerinden bölümlerden oluşan kitapta, 16. yüzyıla damgasını vurmuş Yavuz Sultan Selim ve Şah İsmail arasında geçenler hikayenin ana çerçevesini oluşturuyor. Birinci tekil şahıslarla anlatım gerçekleştiği ve muhteşem bir duygu paylaşımı ile yapıldığı için, bazen savaş meydanında kılıç sallayan bir cengaver, bazen sevgilisine kavuşamayan bir şair, bazen hayal kırıklığının en derinini yaşayan bir yaralıya dönüştürüyor insanı. Hikayelerde kaybolmayı sevenler için yazılmış, ya da yazıldıktan sonra insanı içine hapseden bir hikaye. Keyifli okumalar.