Gönderi

163 syf.
5/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Kitapla ilgili düşünce ve görüşlerimden bahsetmeden önce kitabın içeriği ve özetinden bahsetmek istiyorum. Kitap; "Giriş, Birinci, İkinci ve Üçüncü Bölüm"ler olmak üzere 4 ana başlıktan oluşuyor. "Sultan Abdülhamid'in Hatıra Defteri" isimli bir kitap ile ilgili daha önce de bir makale kaleme alan yazar, daha sonra hatırat meselesini genişleterek ve bazı hakikatlerin ortaya çıkması ve bu hususta şüphelerin giderilmesi amacıyla bu kitabı yazmış. Makalede, adı geçen kitapla ilgili görüşlerinden ve kitabın güvenirliği hakkında duyduğu ve yaşadığı bazı hadiselerden bahsediyor. Buna göre, kitabın "Fotoğraflar ve Belgeler" isimli kısmında Sultan Abdülhamid'in el yazısı şeklinde takdim edilen Osmanlıca yazıyı emekli albay olan bir hattat (Yavuz Senemoğlu) yazmış ve bunu millete Abdülhamid'in el yazısı diye yutturduklarını yazara söylemiş. Yayına hazırlayan (İsmet Bozdağ) da adı geçen kitabı Tahsin Paşa'nın Yıldız hatıralarına dayanarak kaleme aldığını söylemiş. Yazar bu iki şahsa sorular sormuş ve onlardan cevaplarını almış. Yazar, daha sonra adı geçen kitabı Utarid isimli mecmuada yayınlanan yazı ve Vedat Örfî tarafından neşredilen bir risale ile mukayese ediyor. Mukayeseden sonra, böyle bir hatıra defterinin var olduğu ama bahsi geçen Osmanlıca yazının uydurma olduğu ve mukayese edilen kısımların güvenilir olduğu sonucuna varılıyor. Sonra, İsmet Bozdağ'ın bu makaleye cevabî yazısı, daha sonra da yazarın Bozdağ'a cevabî yazısı yayınlanıyor. Bu bölümlerde kitabın yayınlanma safhasındaki bazı tatsız olaylardan (anlaşmazlık, sahtekarlık...) bahsediliyor ve "Hatırat Mevzuunda Son Söz" isimli kısma geçiliyor. Bu kısımda Vedat Örfî'nin aslında Süleyman Nazif olduğu, İttihatçılara kızdığı ve onlardan intikam almak istediği için hatırat metnini kendisi yazdığı, ama bunu açıkça yapamadığı için bu takma adı kullandığı, dolayısıyla hatıratın uydurma olduğu (bunları İbrahim Hakkı Konyalı, Kadir Mısıroğlu'na söylemiş) yazılmakla beraber Abdülhamid'in bir hatıra yazdığı/yazdırdığı ve bu hakikatin saptırmalarla değişmeyeceği sonucuna varılıyor ve bunun delil ve belgeleri açıklanıyor. Giriş kısmı İsmet Bozdağ'a yazılan bir açık mektup, Sultan Abdülhamid'in kızı Ayşe Sultan'ın mektubu, Abdülhamid Han'ın kısa hayatı ve devrinin kronolojisiyle sona eriyor. Geriye kalan başlıklarda da yazar daha önce ismi geçen hatırat metinlerini, olabildiğince sadeleştirerek, yayınlıyor. Buna göre ikinci başlık olan "Birinci Bölüm: Abdülhamid-i Sânî'nin Notları" nda, İbnülemin Mahmud Kemal İnal tarafından Türk Tarih Encümeni Mecmuası' nda yayınlanan ve Sultan Abdülhamid'in Besim Bey'e dikte ettirdiği Sultan Abdülaziz dönemini, tahttan indiriliş ve katledilişini anlatan yazılar yer alıyor. Üçüncü başlık olan "İkinci Bölüm: Hâtırât-ı Sultan Abdülhamid Hân-ı Sânî" Vedat Örfî'nin Utarid Mecmuası'nda yayınladığı ve Abdülhamid Han' ın bazı şahıslar ve meseleler (Midhat Paşa, Doğu Rumeli, Said Paşa, 31 Mart...) hakkında fikir beyan ettiği ve bazı iddialara cevap verdiği yazıları ihtivâ eden kısmı teşkil ediyor. Son başlık olan "Üçüncü Bölüm" de ise yine Vedat Örfî'nin yayınladığı ve Ahmed Reşit Bey tarafından kaleme alınan Sultan Abdülhamid Han'ın devri anlatılıyor. Ve kitap Vedat Örfî'nin birkaç cümlesi ve hatıratların asıllarına ait olan fotoğraflarla bitiyor. Kitap hakkındaki görüşlerime gelince; kitap, her ne kadar sadeleştirilmiş olsa da, mana yönünden güçlükle anlaşılan kelimelere ve dil yönünden de ağır bir anlatıma sahip (tabi ki, kitabın 1996'da basıldığını ve hatırat ve tarihî vesikayı konu edinmesi cihetiyle aslına sadık kalınmaya çalışıldığını da göz önünde bulunduruyorum). Bunun dışında bu kitaptan da öğrendiğim bilgiler oldu (Mesela, Sultan Abdülaziz devrinde Abdülhamid Han'ın yaşantısını bir parça öğrenmiş oldum). Son olarak, bu kitabı herkese tavsiye etmem. Dediğim gibi çok ağır bir dili var ve çok hususi konulara temas ediyor. Bununla beraber, Abdülhamid Han ve onun devriyle ilgilenen kişilere, ki ben de onlardan birisiyim, bu kitabı tavsiye edebilirim. Yalnız okuyacaklar yanında bir Osmanlıca sözlük bulundururlarsa hiç de fena olmaz. :)
Sultan II. Abdülhamid Han'ın Notları
Sultan II. Abdülhamid Han'ın NotlarıAlaeddin Yalçınkaya · Sebil · 19964 okunma
28 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.