Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Gah uykuya çekersin, gah sebeplere sürersin; gah varlık şehrine doğru atar, yuvarlarsın, gah yokluk çölüne. O da sahibine gah şükreder, gah feıyatlara koyulur, eyvahlar olsun der. Gah Leyla'nın hizmetine bakar, gah Tanrı sarhoşu, Tanrı delisi olur, Cana cefalar etmişsin, onu deliye divaneye döndürmüşsün; gah yalnızlık bucağına aşık etmişsin, gah gösterişe, riyaya düşürmüşsün. Gah altın ister o, gah tutar da başına topraklar serper, gah kendisini kayser sanır, gah yoksullar gıbi yamalı hırkalara bürünür. Ne acayib ağaçtır ki bazı kere elma verir, bahzı kere kabak; gah zehir verir, gah şeker gah derd verir, gah derman. Ne acayip ırmaktır ki gah su olur, gah kan, gah Ia'l renkli şarap kesilir, gah süt, gah da şifaIar veren bal Gah gönüIde bilgi dokur, gah gönülden bilgiyi söker, atar. Gah üstünlükler elde eder, gah hepsini de bela görür.
Mevlana Celaleddin-i Rumi
Mevlana Celaleddin-i Rumi
Mevlana Celaleddin Rımi, Diavn-ı Kebir, c.1, çev. Abdulbaki Gölpınarlı (Ankara: Kültür Bakanlığ Yay., 1992), Y, s. 15.
İZ YAYINCILIKKitabı okuyacak
·
1 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.