"Dasein’ın “özü” kendi varoluşunda yatar. Bu varolanda meydana çıkartılabilen karakterler, şöyle ve böyle bir “görünüme” sahip mevcut
bir varolanın mevcut “özellikleri” olmayıp, hep kendisine ait olan var olma imkanlarıdır, başka bir şey değil. Bu varolanın tüm öylelikleri birincil olarak varlıktır. Bu sebeple söz konusu varolanı isimlendirmek için kullandığımız “Dasein” ismi onun masa, ev, ağaç gibisinden bir neliğini değil varlığını' ifade eder."
*Yukarıda alıntısı verilen bölüm aslında kitabın özünü oluşturan Dasein kavramının muhteşem bir tanımıdır. Bu kavramın farkında olan insanların gözyaşları dökmesine neden olabilecek denli derin bir tanım yapmıştır Heidegger. Dasein benim zihnimde şu şekilde ortaya çıkar; zihnin kendi varlığını hissetmesinin ardından, onun bulunduğun bedenin içine hapsolmuş olduğunu kavraması, ardından bedenine bakıp şaşırması, bedenin bir nesne gibi karşısına çıkmasına rağmen onu hareket ettirmesiyle birlikte beden ile zihin arasında ikileme düşülmesi.