"Sonunda kız ölür ve oğlan yalnız kalır;gerçi oğlan kızın, Emilia'nın ölümünden birkaç yıl önce yalnız kalmıştı.Kızın adı Emilia ya da Emilia'ydı diyelim, oğlanın adıysa Julio, Julio'ydu, hatta hâlâ Julio. Julio ve Emilia. Sonunda Emilia ölüyor, Julio ise ölmüyor. Gerisi edebiyat." Kitap bu ilk paragrafla başlıyor. Sonunda ne olacağını baştan biliyorsunuz. Zaten Zambra'nın derdi de bu değil. İkisinin ilişkisi, ilişkinin seyri, hayatlarında yer alan diğer insanlar derken bir anda biten kitapla aslında durumları anlamaya çalışırken buluyoruz kendimizi.İki sevgiliye edebiyat da eşlik ediyor yolculuklarında. Emma ve Charles' da kendilerini görmek isterler bir süre Flaubert'in izinde... Proust' u okumamış ama bunu itiraf da edemeyen Emilia ve Julio birlikte "Swanlar'ın Tarafı"nı okumaya çalışsalar da 373. sayfada kalırlar. Çünkü ayrılmışlardır artık. Sonrası ikisinin de başından geçenlerle devam eder... Macedonio Fernandez'in -ki Borges'in en sevdiklerinden- "Tantalia" başlıklı öyküsünü okur ikisi. Öyküdeki çift aşklarının simgesi olarak bir bitkicik alır ve bitkicik ölürse aşklarının da öleceğine inanır.Bu yüzden onu aynı cins bitkilerden oluşan bir yığının içinde kaybetmeye karar verirler. Çaresizlik baş gösterdiğindeyse onu bir daha bulamazlar. Bir bitkicik? Bonzai? Julio da neden bir bonzai yetiştirmesin?.. 75 doğumlu Şilili yazar Zambra 2006'da yazmış Bonzai'yi, 2011'de de sinemaya uyarlanmış.Yazarın okuduğum üçüncü kitabı oldu Bonzai. "Ağaçların Özel Hayatı" da tıpkı bu tattaydı.İkisini de okumanızı çokça tavsiye ederim.

BonzaiAlejandro Zambra · Notos Kitap · 2020644 okunma

·

61 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.