Gazzalinin açıklamalarından hareketle, Allah sevgisinin insanlar arasında sevgi ve ülfet duygularının yaygınlaşıp, insanların gönül bağlarının kuvvetlenmesine büyük katkısının olduğunu söyleyebiliriz. Zira Allah sevgisi, var olan her şeyi ve insanları sevmeyi de kapsamaktadır. Böylece insanda fıtrî olarak bulunan sevgi, ben merkezli olmaktan çıkıp, toplumsal bir boyut kazanabilecektir. Zira yukarıda belirtildiği üzere, ancak ahlâkî yetkinliği kazanmış insanlar iyilik ve güzellik gibi üst değerleri severler.150
Dolayısıyla ahlâkî yetkinliği kazanmış insanların çoğunlukla olduğu bir toplumda da sevgi ve iyilik yaygın bir şekilde mevcut olur ve bunun neticesinde bir sevgi ahlâkı oluşturmak mümkün olur. Çünkü sevgi ahlâkının mümkün olduğu toplumdaki insanların en önemli özelliği, diğerkâmlık niteliğine sahip olmalarıdır. Ben merkezcilik, sevgi ahlâkında hoş görülmeyen bir özelliktir.151