Kendisini arayan ve korka korka aslında hep bildiği ama itiraf edemediği o yerde bulan Michel'in anıları. Aslında bir çeşit suçluluk duygusu ile kendisini açıklamak zorunda hissedişi. Arkadaşlarına anlatıyor, başından geçenleri. Karısı Marceline ile geçen günleri.
Suçluyor kendisini evet, ama bir yandan da haklılığını savunuyor. Arap çocuklar, çiftlik çalışanları vs...
Dili dupduru deyemesem de en azından sade ve temiz. Bir günde bitti, çünkü hastalıklarıb sonu nereye çıkıyor merak ediyor insan.