Zamyatin ; 36.yy da geçen romanda insanın doğadan ve kendi benliğinden koparılmış bizleşerek teknolojiye ve bürokratik devlete teslim oluşunu anlatmaktadır.Saydam cam duvarların arkasında yaşayan insanların her dakikası devlet tarafından belirlenip denetlenmektedir.İnsanların adları değil numaraları vardır.Erkek ve dişi numaralar yalnızca izin belgeleriyle önceden belirlenmiş ,sevişme saatlerinde birbirini ziyaret ettikleri zaman perdeleri indirme hakkına sahiptirler. ‘’Biz dalgaların aşk fısıltılarıyla elektrik elde ettik ,kudururmuşçasına kabaran köpükleri olan canavarı evcil hayvana dönüştürdük ve bir zamanlar şiirin vahşi olan doğasını aynı şekilde ehlileştirdik ve yerleşik kıldık.Artık şiir arsız bir bülbülün ötüşü değil, şiir bir devlet hizmeti ,şiir bir fayda.’’der. Zamyatin in distopyası bugünün dünya düzenin kirliliğinin resmi gibi..