Gönderi

96 syf.
·
Puan vermedi
·
5 saatte okudu
F. M. Dostoyevski, Rus edebiyatını göklere taşımış adeta...
Etkileyici bir Dostoyevski klasiğini sonladırdıktan sonra, elbette bir iki kelam etmek isterim : Ana teması ilk görüşte kara sevdaya tutulan Ordınov isimli bir gencin Katerina isimli genç kıza aşkı olsa da altında yatan dinî anlatımlar ve psikolojik tahliller çok çarpıcıdır. Gizemli bir bilinmezlik hikâyenin bütününe hakim. Nitekim, hikâyenin sonu da bu bilinmezliğe çıkmaktadır. En güzel tarafı ise, yazarın betimlemeleriydi ; tasvirleri çok kuvvetliydi. Ayrıca, dikkatimi çeken bir noktaya daha değinmek isterim. Hikâyenin bir de yan teması var : Dostluk kavramı... Hikâye boyunca göz dolduran, o koskoca Yaroslav İlyiç-Ordınov dostluğu hikâyenin sonunda nasıl bir çıkmaza girer? Birbirlerini gördükleri yerde, soğuk rüzgarlar esmeye başlamıştır. Yazarın dostluğa dair eleştirisini Ordınov'un yüce dostu Yaroslav İlyiç'in şu düşüncelerinden anlıyoruz : - Genel olarak insanların yalancılığından, dünyadaki her şeyin ölümlü oluşundan... Hikâyede geçen kısa bir bölüm : -İyi dost dediğimiz kimselerle hafiften alay etti. Sonunda sözü, dünya kurulalı beri, gerçek dost diye bir şey olmadığı halde, kendilerini dost gösteren kimselerin yalancılığına, ikiyüzlülüğüne getirdi. Sözün kısası Yaroslav İlyiç akıllanmıştı. Tüm bunların yanı sıra, hikâyedeki kahramanları tahlil ettiğimde, Dostoyevski'nin hayatından, çocukluğundan izler taşıdığını fark ettim. Belki de bana öyle gelmiştir. İhtiyar Murin'in içki bağımlısı, çabuk kızan birisi oluşu Dostoyevski'nin babasını anımsatırken, Katerina'nın güzelliği ve hasta oluşu da Dostoyevski'nin annesini anımsattı. Bu benim kişisel görüşümdür. Şu an kahvemi yudumlarken, yazımı güzel bir alıntıyla sonladırayım : "Düşünce insanın kalbini sızlatır. Düşünce acıdan, üzüntüden gelir; üzüntü doğurur. Mutluluk istersen, düşüncesiz yaşayacaksın."
Ev Sahibesi
Ev SahibesiFyodor Dostoyevski · Kum Saati Yayınları · 201210,6bin okunma
·
8 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.