Yazarın kendi yaşamının izlerini de taşıyan bu eser, Paris' in alt tabakasının yaşadığı en izbe yerleri anlatmış. Zorlu yaşamları irdelediği bu eserde çamaşırcı kadının çilesini, çamaşırhanede ki kirli çamaşır kokularını hissettim desem yeridir. Zorlu yaşam koşulları ve emeklerinin karşılıklarını alamadıkları işlerde çalışan bu halkın erkekleri üç kuruş kazanınca soluğu meyhanede almalarının tezatlığını özellikle alkolizme vurgu yapmak için ele almış yazar. Zola' yı çok severim, bu kitabı da Anonim Yayıncılık baskısını okudum, çeviri de cümle düşüklüğü hataları olsa da çok sevdim.
Tavsiye ederim.