Yine bir Zweig hikâyesi, yine insanı kısa bir zaman içerisinde yerden yere vuran sarsıcı anlatım, yine muhteşem bir hikayeleştirme gücü ve yine muazzam bir son.
Patalojik derecede saplantılı bir kadının yine patolojik derecede umarsız, ilgisiz bir adama olan saplantılı aşkının kitabı. Kitaptan çıkacak yegane ders sanırım "Hayat kısa, kuşlar uçuyor." Kahramanımız saplantılı bilinmeyen kadın bu felsefeyi benimsemeliydi. Sonuçta atalarımız boşuna dememiş. Gözden ırak olan gönülden de ırak olur.