"Başmimar'a emir; Gönderdiğin mektupta binanın İnşaat durumunu anlatarak ana kemerlerin dördünün kilitlenip, dördününde kilitlenmekte olduğunu bildirmişsin. Ayrıca şah-nişan kubbesinin ve duvarının süslü mü yoksa sade mi olması hakkında arzımı öğrenmek istemişsin. Ben pencerenin hizasına kadar çini ile kaplanmasını ve pencere üstlerine yine çini ile Fatiha suresini yazılmasını istiyorum. Bu dediklerimi uygun gördüğün şekilde yaptır."
Padişah isteklerini bildiriyor, son şekillendirmeyi ise Mimar'ın takdirine bırakıyordu.
Buna" sanatsal özgürlük" diyebilir miyiz acaba?...
Hem de o tarihte!