İlk olarak Sabahattin Ali'nin hayatıyla başlamak istiyorum. Sabahattin Ali 1907 yılında Gümülcine'de doğdu. Babası piyade subayıydı, görev yeri sık sık değişiyordu. Bu yüzden Sabahattin Ali eğitim-öğretim hayatını farklı şehir ve okullarda devam ettirmek zorunda kalıyordu. Maddi olarak sıkıntılı dönemlerden geçtikleri için eğitimine parasız yatılı olarak devam etmek zorunda kalmıştı. İstanbul Öğretmen Okulu'ndan mezun oldu. 1 yıl Yozgatta öğretmenlik yaptıktan sonra eğitim almak için Almanya'ya gitti. 1931 yılında yıkıcı propaganda yaptığı gerekçesiyle 3 ay hapse mahkum edildi. 1932 yılında Konya'da Dost Meclisi'nde okuduğu bir şiir dolayısıyla ihbar edildi. Atatürk' e hakaret ettiği suçlamasıyla mahkemeye çıkartıldı ve 1 yıl hapsi istendi. Cumhuriyetin 10.yılı nedeniyle çıkartılan afla cezaevinden çıktı. Daha sonra Ankara'ya gitti ve tekrar öğretmenliğe geri dönmek istediğini söyledi. Eğer eski düşüncelerinden vazgeçtiğini ispatlarsa geri dönebileceğini söylediler. Atatürk'e olan bağlılığını ispat ettikten sonra tekrar göreve döndü. Bu dönemden sonra sırasıyla birçok değerli eseri yayımladı. İçimizdeki Şeytan adlı kitabındaki Nihat karakterinin Hüseyin Nihal Atsız'ı andırdığı yayılınca bu duruma Hüseyin Nihal Atsız çok sinirlendi ve İçimizdeki Şeytanlar adlı bir yazı yazdı ve Sabahattin Ali'yi kötü sözlerle eleştirdi. Sabahattin Ali, 1944 yılında Hüseyin Nihal Atsız'a hakaretten dolayı dava açtı ve davayı kazandı. Öğretmenlik görevinden ayrılarak diğer yazarlar ile birlikte Markopaşa Dergisi'ni çıkardılar. Sabahattin Ali dergideki yazıları nedeniyle 3 ay daha ceza aldı. Bu durumdan çok yorulduğu için Bulgaristan'a gitmek istedi. Yasal yollarla pasaport alamayınca sınırı geçmeye çalışırken 2 Nisan 1948 yılında öldürüldü. Öldürüldüğünde daha 41 yaşındaydı ve bu kısacık ömründe bize müthiş eserler bıraktı. Şimdi gelelim bu eserlerden birine: Normalde hiç kitap okumayan insanların bile Kürk Mantolu Madonna'yı okumasından dolayı çok kaçmıştım kitaptan. Yıllardır kütüphanemde olmasına rağmen okumak içimden hiç gelmemişti. Baktım kütüphanemde okuyacak başka kitap yok gel dedim sıra sende. Mecburen başladık okumaya. Sabahattin Ali'nin karakter tahlillerine diyecek söz yok. Diğer aşk kitaplarından bambaşka bir kitap. Bu zamana kadar okumadığım için de baya pişman olduğum bir kitap oldu. Kitabın dili oldukça akıcı ve sürükleyici. Elinize aldığınız gibi bitecek bir kitap. Kitapta her insanın kendinden bir parça bulabileceğini düşünüyorum. Okuduğum her bir karakterde hayatımın belirli dönemlerini gördüm. Alıntıların çoğunun beni anlattığını fark ettim. Okurken onların yaşadığı duyguları da yaşadım. Kitapta, Raif Efendi ve Maria Puder'in saf ve temiz aşkını okuyoruz. Raif Efendinin aşka karşı bu kadar saf oluşu ve Maria'nın insanlara, hayata karşı güvensizliğini görüyoruz.

Kürk Mantolu MadonnaSabahattin Ali · Karbon Kitaplar · 2019316,7bin okunma

··

13 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

hâle