Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Güll

Güll
@gulbyr
psikoloji³/⁴
28 Şubat 2003
139 okur puanı
Temmuz 2022 tarihinde katıldı
312 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Böğürtlen Kışı
Kitap ismini mevsim dışı yağan bir kardan alıyor hayatta tıpkı mevsim dışında yağan kar gibi acısıyla, tatlısıyla beklemediğimiz bir anda sürprizlerle ya da dayanılması güç acılarla bizleri baş başa bırakabiliyor. Bu hikayeyi okurken kendinizi yazarın en içten duygularıyla yazdığı hikâyenin içinde kendinizi kolaylıkla bulabilir; bir annenin minik oğlunu bulma çabalarıyla umudu ve çaresizliği, hayatının aşkı dediği insanla karşılaşmasıyla ve yaşadıkları talihsizliklerle kederi ve sevinci, yeri geldiğinde mutluluğu ve üzüntüyü yüreğinizde hissedip o duyguları yaşayabilirsiniz. Ben çok beğendim, şimdiden okuyacak olanlara iyi okumalar dilerim...
Böğürtlen Kışı
Böğürtlen KışıSarah Jio · Pena Yayınları · 201838,9bin okunma
Reklam
143 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
18 saatte okudu
İş İşten Geçti
Sartre tarafından yazılan "İş İşten Geçti" romanı ne kadar bir aşk senaryosunu anımsatıyor olsa da özünde Sartre'nin felsefesini bizlere anımsatıyor. Kendi için varlık olan bilinç sahibi insan, aşkınlığı ile olgusallıkla sınırlı kalmaz. Seçimler yaparak hayatını şekillendirip olgusal bir nesne olmanın ötesine geçer. "Meğerse iş işten geçmiş. İnsan bitmiş bir oyunu tekrarlayamıyor." Bir tek yaşamımız var ve asıl amacımız seçimlerimiz doğrultusunda hayatımımızı şekillendirmektir. "Öldükten sonra birbirlerine aşık olan iki ayrı sınıftan bir çifte, 24 saat süreyle tam uyum içerisinde, sevgilerini her şeyden üstün tutarak sevişmeleri koşuluyla, dünyaya dönme izni verilir. Başaramazlarsa ölüler dünyasına geri geleceklerdir..." Fakat iki özgür insanın yeniden bir arada yaşama kararı aldıktan sonraki asıl amaçları dışında, kendi isteklerine yönelmeleri söz konusudur. Tekrar dünyaya döndüklerinde Eve'in kardeşi için yaşamı, Pierre'nin partiye bağlı yaşamı nedeniyle yeniden ölmeleri iki özgürlüğün yan yana duramadığını, ikisinin de olgusallıkla birbiriyle çatışan durumda olması ve bunları aşamadığını göstermektedir. Başkası ile olan ilişkide bir kendi için olan bilinç olabilmekle Sartre, inotantik bir yaşam kurabilmenin zorluğundan söz etmektedir. Herkese hitap eden anlaşılır bir üslupla yazılan bu kitabı Sartre'ın bakış açısıyla okumak bana ayrı bir zevk verdi umarım sizde beğenirsiniz. İyi okumalar...
İş İşten Geçti
İş İşten GeçtiJean-Paul Sartre · Varlık Yayınları · 2010761 okunma
160 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 saatte okudu
Sabahattin Ali'nin, eşi Aliye Hanım ve kızı Filiz'e en içten duygularıyla yazmış olduğu, duygu yüklü mektuplardan oluşan tekrar tekrar okumak isteyeceğim bir kitap. Kitapta yer alan mektuplar, yazarın üç dönemini anlatıyor: Nişanlı, evli ve baba. Sabahattin Ali, en sıkıntılı zamanlarında bile ailesinin sorumluluğunu üstlenerek iyi bir eş ve iyi bir baba olmayı ihmal etmemiş. "Dünyada hayatın bir tek manası var o da sevmektir." Diyerek hayattaki anlamını ve bu anlamın ona kattıklarını samimi bir üslupla anlatmış. Tek seferde okuduğum bu kitabı okurken yer yer duygulanmaktan kendimi alıkoyamadım. Çok beğendiğim ve tavsiye ettiğim bir kitap. İyi okumalar dilerim..
Canım Aliye, Ruhum Filiz
Canım Aliye, Ruhum FilizSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 202024,6bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
328 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 günde okudu
Okuyanı kalbine doğru yolculuğa çıkaran bir kitap...
İskender Pala'nın kalemini seviyorum ne kadar eserlerinde divan edebiyatından izler taşısa da gayet anlaşılır ve akıcı bir şekilde yazıyor. İskender Pala, uğruna şiirler yazılan kalbin, insanda ne kadar önemli olduğunu kitapta bizlere vurguluyor; insanı insan yapan kalbin anlaşılabilması için bizlere fırsat sunuyor. Kalbin anatomik yapısından manevi boyutuna kadar kalbe dair her konunun yer aldığı bilgilendirici bir kitap... Kalpteki kandan tutun da aşk, nefret, gurur gibi duygulardan tasavvufi yorumlara kadar kalbe dair birçok konu yer alıyor. İskender Pala, kitabı okurken bizleri kalbimize doğru bir yolculuğa çıkarıyor...
Kalp
Kalpİskender Pala · Turkuvaz Kitap · 20194,467 okunma
460 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
15 günde okudu
Duygularınızın esiri oldunuz, bu herkesin başına gelebilir.
"Bu anlamsız aşk yüzünden biri acı çekecekti, ya o ya ben; kim bilir, belki ikimiz birden..." Bir yandan genç kızın kalbini saran aşk ateşi bir yandan da bu aşka boyun eğmek istemeyen fakat kalbindeki acıma ve merhamet duygularının da önüne geçemeyen kişi ile trajedik bir hikaye anlatılmaktadır. "Seni sürekli olarak düşünen bu ruhu düşünmek istememen, ondan kaçmaya çabalaman da boşunadır, çünkü artık sen kendinin değil onun için yaşamalısın." Stefan Zweig'in Sabırsız Yürek kitabından alıntılanan bu söz kahramanın içinde bulunduğu durumu özetler niteliktedir. Hastalığı için merhamet duyduğu kızın ona karşı duyguları olabileceği ihtimalini hesap etmemiştir. Kalbindeki acıma duygusu; ona karşı tutkuyla bakan bir çift göz olduğunun farkına varmasına engel olmuştur. Kitap; Merhamet gösterilen kişinin amansız isteklerine ölçüsüz bir şekilde boyun eğmenin ne kadar tehlikeli olabileceğini, "Acımak iki yanı keskin bir bıçak gibidir." diye tarif ettiği acıma duygusunun kitabın kahramanını nasıl yıkıma uğrattığını anlatmaktadır. Bu duygusal çöküşün etkisinden kurtulmak isterken genç kızdan aldığı acı bir haberle bir kat daha yıkılan kitabın kahramanı kaçışların çare olmadığını şu sözle özetlemektedir: "Vicdan anımsadıkça, hiçbir suç unutulmaz!"
Sabırsız Yürek
Sabırsız YürekStefan Zweig · Can Yayınları · 20166,1bin okunma
Reklam
64 syf.
·
Puan vermedi
·
1 saatte okudu
Üvercinika
“Acıların adını ,ağustos koymalılar…” Ağustos ayında hayatının en zor kararlarından birini verirken bu kelimeler dökülüyor Türk edebiyatının önemli isimlerinden olan Cemal Süreya'nın dilinden. Cemal Süreya'nın tutkulu, sır dolu olan bir aşkı anlatan "Üvercinika" şiirinin hikayesi şu şekildedir: Cemal Süreya eşi Seniha hamile iken kendisine “Üvercinka” adını taktığı genç bir kızla tanışır ve aralarında tutkulu bir aşk başlar. Fakat Süreya'nın 58 yıllık hayatında bu genç kızın ne adını bilen ne de yüzünü gören kimse olmayacaktır. Süreya'nın hayatında bir giz olarak kalan bu sır, Türk Şiirinin en güzel ve gizemli şiirlerinden birini ortaya çıkaracak Süreya'ya da şöhreti getirecektir getirmesine de Süreya bir karar vermek durumundadır. Çok sevdiği eşi Seniha o çok istedikleri çocuklarını doğurmak üzeredir ve Süreya kararını verir Üvercinka ile ayrılık kararı alırken bir Ağustos günü şu satırlar dökülür dizelere: “Acıların adını, ağustos koymalılar…” Ağustos ayında okumuş olduğum ve Türk edebiyatında önemli bir yere sahip olan bu şiir ne kadar tutkulu bir aşkı anlatıyor olsa da ardında trajedik bir yarım kalan aşkın da acısını bırakıyor. Hayatın karşımıza ne çıkaracağını; bizi hangi kararlar ile baş başa bırakacağını bilemeyiz ama Cemal Süreya'nın bu hikayesi ve duygularını kaleme aldığı şiiri Türk edebiyatına önemli bir katkıda bulundu. Şimdiden okumak isteyenlere iyi okumalar dilerim :)
Cemal Süreya
Cemal Süreya
Üvercinka
Üvercinka
Üvercinka
ÜvercinkaCemal Süreya · Yapı Kredi Yayınları · 201818,6bin okunma