Kendisiyle uyarma ve korkutmanın gerçekleştiği fıkıh, bizim açıkladığımız manadaki fıkıhtır, yoksa fıkıhtaki boşanma, köle âzat etme, liân, selem ve icâre gibi bahislerin teferruatını bilmek değildir. Hem bunlarla insanları uyarı ve korkutma gerçekleşmez. Hatta sırf bunlarla uğraşmak kalbi katılaştırır ve kalpten ilâhî korkuyu çekip alır; günümüzde sadece bu meselelerle uğraşanlarda gördüğümüz gibi...