Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
256 syf.
·
Puan vermedi
Kaderinizin efendisi sizsiniz, hayatınızı değiştirmek sizin elinizde, yarın yeni hayatınızın ilk günü minvalinde ve mide bulandırıcı şekilde pozitif bir çok satan kişisel gelişim kitabı. Gerçek hayatta işlerin böyle yolunda gitmediğini bizzat bilen biri olarak bu kitabı okumak benim için vakit kaybı oldu ama bir kitap okuyup hayatının değişeceğine inanan hayalperestler varsa okuyabilir.
Kendimi Kaybettiğim Yerde Buldum
Kendimi Kaybettiğim Yerde BuldumVeronique Maciejak · Yan Pasaj · 2022313 okunma
128 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Bir insanın tanımlayacak birçok sıfat bulunabilir ama yazarımız için en uygun sıfat evladını kaybetmiş bir kadın sıfatı olsa gerek! Hayata hazırlamak için emek verdiği evladı hayatına son verince yaş tutan bir annenin kelimelerle kurduğu bir dünyadaki yalnızlığını anlatan bir iç hesaplaşma. Yas tutmanın sancılı süreci… Kaybedilene karşı özlem hiç bitmez. 🩵Candan, diye düşündüm,ne tuhaf kelime. Candan. Canından. Canının içinden. 🩵Hafıza göz rengi gibi bir şey, daima sahipsin ona. 🩵Hayallerini çeşitlendirmek iyi bir taktiktir. 🩵Yalnızca bir kez ölüyorsun. 🩵Çiçekler vasat hayalperestler yaratır. 🩵İnsan anne baba, evlat,arkadaş, düşman olmayı bırakabilir ama kendi olmayı bırakamaz. Ölüm bile değiştiremez bunu. 🩵Bin doların varsa parayı ne yapacağını tasarlamak kolaydır. Ama bir yaşamın varsa, ne yapacağını biliyor musun? Yaşam ayıp kurtulabileceğini bir şey değil. 🩵Peki evladını kaybeden anne babaya ne deniyor? Dul, yetim, öksüz…
Akıl Ermeyince
Akıl ErmeyinceYiyun Li · Sahi Kitap · 0112 okunma
Reklam
"Biz erkekle kadınız, sen ve ben. Yaşamımız bu dünyada. Öteki dünyalara dair her şey çılgınlık. Bırak bu çılgın hayalperestler kendi hayallerinin yolundan gitsinler. Her şeyin üstünde, etin ve şarabın üstünde, şarkıların ve cenklerin üstünde, hatta kadın aşkının bile üstünde her ne diliyorlarsa onlardan esirgeme. Onları bu dünyanın ötesindeki yaşam hayalleriyle mezarın karanlığına çeken yüreklerinin arzularını onlardan esirgeme. Bırak gitsinler. Ama sen ve ben burada, birbirimizde keşfettiğimiz tüm güzelliklere boyun eğelim. Karanlık oldukça çabuk inecek ve sen güneşli ve çiçekli sahillerine, ben de Valhalla'nın naralarla inleyen masasına göçeceğiz."
Sayfa 257 - LodbrogKitabı okudu
Çocukken ne mutluyuzdur. Işık, mantığın sesiyle nasıl da körelir. Bu hayatta taşı düşmüş yüzükler gibi dolaniyoruz. Ama sonra bir gün, bir yerden köşeyi dönüyoruz ve bir de bakıyoruz ki karşımızda, yerde yatıyor; mücevher gibi kesilmiş, ışıl ışıl bir kan damlası… Hayalet değil gerçek. Dokunup rahatsız edersek yok olabilir. Ama bir adım atmazsak da, hiçbir şey düzelmeyecek. Bu bilmeceyi nasıl çözeceğiz? Bir yolu var.Dua edin. Kendi duanızı söyleyin. Nasıl söylerseniz söyleyin, fark etmez. Çünkü bittiğinde, saklamaya değer tek mücevhere, bağışlamaya değer tek tohuma siz sahip olacaksınız.
Sizden başka onu kim okuyor? - Senden başka bu kitabı pek çok insan okuyor. - Aman... hep tenbeller, hayalperestler... - Hayır... Frenkler de okuyor. Bu gibi eserlerin garpta bir tanesinin yüzlerce türlü basılmış tercümeleri vardır. Avam da okur, havas da okur velâkin sen okumazsın, mazursun da.
Mesnevi ve benzeri kitaplar kastediliyor.Kitabı okudu
Sonsuza kadarlar, hayalperestler içindi. Ve ben en kötü günlerimi listelemeye başladığım gün hayal kurmayı bırakmıştım. O kadar çok olmuştu ki, ilerlemeye devam etmenin tek yolu buydu. Hiçbirinin kötü geçen bir ilk gün kadar korkunç olmadığını bilmek... Eğer o günü atlatabilirsem, ikincisine, üçüncüsüne ve dördüncüsüne de dayanabileceğimi bilmek...
Reklam
Dünyayı ancak hayalperestler değiştirebilir. Meraklı gözler, kâşif ruhlar ve yaratıcı zihinler sizi ileriye taşır.
Çocukken ne mutluyuzdur. Işık, mantığın sesiyle nasıl da korelir. Bu hayatta taşı düşmüş yüzükler gibi dolanıyoruz. Ama sonra bir gün, bir yerden köşeyi dönüyoruz ve bir de bakıyoruz ki karşımızda, yerde yatıyor; mücevher gibi kesilmiş, ışıl ışıl bir kan damlası... Hayalet değil, gerçek. Dokunup rahatsız edersek yok olabilir. Ama bir adım atmazsak da hiçbir şey düzelmeyecek. Bu bulmacayı nasıl çözeceğiz? Bir yolu var. Dua edin. Kendi duanızı söyleyin. Nasıl söylerseniz söyleyin, fark etmez. Çünkü bittiğinde, saklamaya değer tek mücevhere, bağışlamaya değer tek tohuma siz sahip olacaksın.
Doğu’nun neden Batı’nın gerisinde kaldığını gösteren bir konuşma…
Faiz Bey: -“Bak,” dedi, “şu anda konsolun üstünde duran saati Harunü Reşit zamanında bir şarklı icat etmiştir; şu elimdeki kitabı bir şarklı yazmıştır.” -Aman hep o kara kaplı kitap… Başka yok mu? Yazmış da ne olmuş? Sizden başka kim onu okuyor? -Senden başka bu kitabı pek çok insan okuyor. - Aman.. hep tembeller, hayalperestler… -Hayır… Frenkler de okuyor. Bu gibi eserlerin bir tanesinin yüzlerce türlü basılmış tercümeleri vardır. Avam da okur, havas da okur velakin sen okumazsın, mazursun da. Mekteplerinizde böyle bir şey kalmadı. Bir İngiliz kızına Sadi’yi sorsan bilir, sen Şarklı oldugun halde bilmezsin.
Sayfa 49 - Ötüken NeşriyatKitabı okudu
Hayalperestler, insan değildir; bilirsiniz, onlar bir çeşit, tam ortada kalmış, üçüncü bir türdür. Sanki gün ışığından bile saklanmak ister gibi, genelde erişilmez köşelerde yaşarlar.
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.