..Önümüz hep yoldur, katbekat açılan. Her yolun başka bir yola kavuştuğu bir yolculuksa dünya hayatı, hep bir şeyler eksiktir. Yolculuk demek, eksik olanın peşinde olmak demektir. Dünyada hakikatle aramızda perdeler vardır. Aşmamız gereken yollar vardır. Açmamız gereken örtüler vardır.
Dünyada kesret vardır. Dikkatimizi dağıtan. Nazarımızı O'ndan
"Hah, tamam oldu"yu bu dünyada unutmalı insan. Unutmalıyız. Bunun için erken. Daha vakit gelmedi. Henüz bu gezegenin misafirleriyiz.
Tamam, aziz birer misafiriz. Ama misafiriz. Her gün dolar boşalır bir misafirhane burası. Her daim tebeddül eder, halden hale çevrilir. Nasıl "tamam, oldu işte" diyebiliriz? Tamam dediğimiz anda
"Belki de şunu demek istiyorum: Dünyanın bir namaz ferahlığına ihtiyacı var."(Ablam Uzak Ülkede,İsmail Kılıçarslan)
Şiir kitabında mısraların altı çizilir mi? Çizmiş işte. Kalkıyor...
“Her şey ne için?” diye sordu boş bulunup. Bilmem kaç milyar insan bir anda başına üşüşüp linç ettiler onu. Çünkü bu soru tedavülden kalkmış şeyleri hayata geri çağırıyordu.
Etrafında ne yaşanıyor olursa olsun, kendi hikayesini hiç kaybetmeyen insanlar da var.
“Dışın kalabalıksa kendine bir tenhalık ararsın” dedi beyaz saçlı adam, “ya için kalabalıksa!”