"Zaten ben belleğimizi bazı şeyleri tesadüfen saklayıp diğerlerini de tesadüfen kaybeden bir unsur değil, bilerek derleyen ve akıllıca tasfiye eden bir güç olarak görüyorum."
''İçimizde sıraya dizilen sayısız benliklerimiz ipi kopmuş bir tespih gibi nasıl dağılıveriyorlar! Kainatın ahenginde bir muvazene unsuru olmaktan çıktığımız vakit, muhitimizle ve mevcudatın ruhiyle münasebetimizi kaybettiğimiz vakit, bir maddeden ötekine konan ve fasılalarla ısınıp soğuyan vefasız ve serseri muhabbetler içinde sendelediğimiz vakit, birdenbire ayağımız nasıl kayıyor, böyle nasıl yuvarlanıyor ve dinmeyen gözyaşlarıla nasıl ağlıyoruz!''