Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

huriye yalçın

Gitsem de her yerde biraz vardır Hatırda zamansız bir plak Bir otel kapısı, biraz istasyon Vardır o seninle birlikte olmak Buluşur çok uzaktan ellerimiz Ve nasıl göz gözeyiz ansızın bir infilak
Sayfa 215
Olanın bu şekilde olmasının sebebi kendimizsek, olanı değiştirebiliriz. Bizden kaynaklı bir sonuç değilse, kabul etmek elbette büyük erdem sayılacaktır.
Hala telefonda ve onunla konuşurken, tamamen alakasız biçimde, onun uğruna ölme arzusu duydu içinde, zihninde kendini kahramanca feda ettiği görünümler oluşup dağıldı. Onu öylesine çok, öylesine feci ve öylesine ümitsizce seviyordu.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
İnsan denilen yaratığın zihninde yer etmiş olan; kendi renginin, inancının ve siyasetinin en doğrusu, en iyisi olduğuna ve dünyanın dört bir yanına dağılmış diğer tüm insanların kendisinden daha talihsiz konumlara sahip olduğuna inanmasını sağlayan o yaygın dar görüşlülük, Ruth'da da vardı.
Martin'in eve sarhoş geldiği konusunda uzlaşmışlardı. Halbuki güzelliği içlerinde hisseden insanlardan olsalardı, o parlayan gözlerin ve hararetlenmiş yüzün, gencin aşkla ilk tanışmasının belirtisi olduğunu anlayabilirlerdi.
Ama ona sahip olmak, bildiği bütün zilyetliklerden tamamen farklıydı, şüpheli ve belirsiz bir tasarruftu.
Kendimizi var edemediğimiz için yok ediyoruz.
Sayfa 113Kitabı okudu
İnsanlar içlerini döktükçe uzaklaşıyorlar birbirlerinden.
Biz bu kendimizi boşuna soruyoruz kendimize Boşuna asıyoruz onları, boşuna öldürüyoruz Bu bizim gözlerimizden ufacık şeyler geçiyor - acaba? Evet, çok değil, bakışırken düzeltiyoruz Biz ne garip "iz"leriz ki; doluyuz, bazıyız, alvuntuluyuz Ve bizim en güzel öldüğümüzdür bu: yaşamak Ben biliyorum, yalan mı, siz de biliyorsunuz.
Sayfa 188
Karar içten, kalbinizin dahi daha derinlerinden, oluşumdan gelen bir duygu veya sestir. Beynimizle yönetebileceğimiz bir olay değildir. Sevgimiz ve hislerimiz; bir olma duygusu ile birleştiğinde, ancak tek ve alternatifi olmayan bir coşku içerisinde karar alınır.
Biz bu lavanta kokularını bilmeden taşıyoruz Biz bu tavanı bilmeden eski rengine boyuyoruz Bu bizim terliklerimizde ufacık güller oluyor -acaba? Evet, çok değil onları bilmeden hoşa gideriyoruz Sormayın, ama sormayın, bilmeden aralık tutuyoruz kapılarımızı Bilmeden bekliyoruz, bilmeden uyuyoruz sabahlara değin Kim bilir, belki de biz Tanrısıyız en olunmaz şeylerin. Bu bizim en düzenli hareketimiz: olmak Asılıp kalmışız sokak fenerlerine Asılıp kalmışız öyle, görenler bizi görüyor Görenler bizi görüyor ve gidip geliyoruz dikkatle Doğrusu, niye saklıyalım, hepimiz bunu yapıyoruz Ama biz yaşıyorken de bunu yapıyoruz sadece Cansız Ve gidip geliyoruz dikkatle.
Sayfa 187
Biz kadınız, bilmeden seviyoruz bu kedileri Seviyoruz, bir sevilme içgüdüsüyle Bu bizim yüzümüzde ufacık çizgiler oluyor -acaba! Evet, çok değil, konuşurken düzeltiyoruz Ama biliyorsunuz ki gene de Hepimiz, işte hepimiz Bitmenin, tükenmenin yorgunluğu içinde. Gözler mi? tavana dikili; hayır; pencereye Yağmalar, sürgünler, yangınlar içinde Çünkü bu boşluk; tüneller, çukurlar, kapkacak ağızları Mağaralar, denizler, gökyüzleri değil de Bu boşluk, o bir türlü dolduramadığımız, o Orman, dağ, kısacası evrenle.
Sayfa 186
Sevgi özgürlüktür. Sevgi korkunun olmadığı ve düşüncenin yok olduğu, zamansız bir ortamda yer alabilir.
Suçun özünde ne yatar biliyor musun? Kendini cennete layık görmemen...
Zeus'a sorarlar: "ey Zeus hepimiz tanrıyız, o halde günah ne demek?" Zeus der ki: "akşam dinlenmeye çekildiğinizde yaptıklarınızdan dolayı kalbinizde küçücük bir acı hissediyorsanız, işte bu günahtır, o zaman günahkarsınız, artık tanrı olamazsınız."
2.300 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.