Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Cengiz.Havva

£vet, sırf taklide dayalı bir iman, ilk halinde zayıftır. Eğer onun kalbine, inandığı şeylere zıt bir düşünce atılırsa, mevcut inanç yok olabilir. Bunun için çocuğun ve avamın kalbinde imanın takviye edilip sabit hale getirilmesi gerekir. Tâ ki iman kalpte yerleşsin ve artık sarsılmasın, Fakat imanı kalpte takviye edip sabit hale getirmenin yolu, ona cedel yolunu ve kelâmı oğretmek değildir; bilakis bunun yolu, onu Kur'an ve tefsir okumakla, hadisi ve manasını öğrenmekle ve ibadef vazifeleriyle meşgul etmektir.
Reklam
Ve acının, toplumda söylenegeldiğinin aksine, zamanla üstesinden gelinebilecek bir şey olmadığını keşfetmişti. Gerçekteyse, acı arka arkaya, birbirinden, duygusuzluk, unutkanlık ve günlük yaşamın koşturmacasıyla ayrılan dalgalar halinde gelirdi.
Sayfa 21 - Koridor YayıncılıkKitabı okudu
Ariflerden biri der ki: " Allah Teâlâ bir kula kötülük murat ederse, ona amel kapılarını kapatır, tembellik kapısını açar"

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Şunu iyi bil ki, Hak'tan başka her şey O' nurla kul arasında perdedir.
Reklam
Öyle güzel yol ki...
Babam (Gavs-ı Sâni hazretleri) şöyle anlattı: "Ben bu göreve gelince, bir rüya gördüm. Rüyamda, başımın üzerinde bir taht yapılıyordu. Tahtı yapanlara, 'Bunu kim için yapıyorsunuz?' diye sordum. 'Hz. Resûlullah (sallallahu aleyhi vesellem] için yapıyoruz, o gelip oturacak' dediler. Ben, 'Ne kadar oturacak?' diye sordum. Bana, 'Bu kapıda sünnet-i seniyyeye uyulduğu sürece, Hz. Peygamber orada oturacak' denildi. Biz de bütün gücümüzle sünnet-i seniyyeye uyarak Resûlullah Efendimiz'in [sallallahu aleyhi vesellem] devamlı başımız üstünde oturmasına çalışacağız inşallah."
Sayfa 256Kitabı okudu
İnsanlar böyle uyudukça, insanlar böyle zulüm altında inlemeyi kabul ettikçe insanlığın bir sinekten ne farkı olur, insanlar, eğer en küçük bir haksızlığa, bir zulme başkaldırmayı akıl etmezlerse, insanlık bundan böyle daha da beter hale düşecektir.
Sayfa 348 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
...Bu sebeple, müslümanların ilahi emir ve tavsiyelere bağlı kaldığı dönemlerde yeryüzü adaletle dolup taşmıştır. Bütün dünyaya adaleti öğreten ve örnekleyen zirve şahsiyetler, bu emir ve yasakların aydınlığında yetişmiştir. "Adalet mülkün temelidir" sözüyle ve halifeliği dönemindeki uygulamalarıyla insanlığa adalet dersi veren Hz. Ömer'i [radıyallahu anh] âdil yapan hak dindir.
Allah Resûlü [sallallahu aleyhi vesellem], من تشبه بقوم فهو منهم "Kim bir kavme benzerse, o da onlardandır" buyuruyorlar. Ne kadar hümanizme, barış, adalet kavramlarının arkasına saklansalar da tarihteki ve bugünkü hâlleri daha bu dünyada ürküntü veren kavimlere benzeyip, bir de ebedî hayatta onlarla haşir olmak... Onların pişmanlıklarına, hüsranlarına ortak olmak... Allah korusun!
Artık aile kavramına verilen değerin ve duyulan saygının yerini, Batılılar'da olduğu gibi ailesiz, anne babasız bir hayat anlayışı almaktadır. Kadın erkek birlikteliğinin yalnızca tatmin aracı olduğu düşüncesi yaygınlık kazandırılmaya çalışılmaktadır. Oysa yakın zamanlara kadar biz bu birlikteliğe ne çok boyut, ne derin anlamlar kazandırmıştık... Bugünün maddeci dünyasının resmi siparişle yaptırdığı aile filmlerindeki anlamlardan çok daha fazlasını kazandırmıştık.
Reklam
Rabbimiz buyurur ki
"Allah kendi yolunda kenetlenmiş bin yapı gibi saf bağlayarak savaşanları sever" (Saf 6/14)
Rahman'ın takdir ettiği şey, elbet olacaktır. İnsanoğlunun mes'ud hayatı ne kadar uzun olursa olsun, mutlaka bir tabutta taşınacaktır.
Tevrat'ta şöyle nakledilmiştir. "Ey kulum, benden hayâ etmiyor musun? Yolda giderken arkadaşlarının birinden bir mektup gelse, hemen bir kenara çekilip okumak için oturur ve hiçbir şeyi kaçırmayayım diye onu kelime kelime okuyup düşünürsün. İşte bu, benim sana gönderdiğim kitabımdır. Bak onda hikmet, hüküm ve haberleri nasıl peş peşe anlattım. Çok defa iyice düşünesin diye onları uzun ve genişçe tekrarladım. Sonra sen ondan yüz çevirdin. Ben, senin için bir arkadaşından daha mı değersizim? Ey kulum, sana bir arkadaşın geldiğinde, ona bütünüyle yönelir, kendisine kulak verirsin; bu arada bir kimse konuşsa veya seni meşgul etse hemen ona 'sus' diye işaret edersin. İşte ben, kelâmımla sana yöneliyor, seninle konuşuyorum. Sen ise kalbinle benden yüz çeviriyorsun! Beni bir arkadaşından daha basit mi görüyorsun?"
Sayfa 302Kitabı okudu
"İnsan olmak çok zor sultanım. Dünyada çok şey kolay da, insan olmak zor."
Sayfa 146 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
687 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.