"Kıyamet gününde mü'min kulun terazisinde güzel ahlâktan daha ağır bir şey bulunmaz. İnsan güzel ahlâkı sâyesinde oruç tutan, namaz kılan kimseler derecesine yükselir."
Tırmizi, Birr, 61
Bir insanın arkasından konuşmak demek olan gıybeti Peygamber Efendimiz, "Din kardeşini hoşlanmadığı bir şey ile anmandır" diye tarif etmektedir. Burada şu inceliğe dikkat etmek gerekmektedir. Efendimiz gıybeti tarif ederken, "Kardeşini hoş olmayan bir şeyle anmandır" demiyor, "Duyduğu zaman kardeşinin hoşlanmayacağı bir şey ile onu anmandır" buyuruyor. Bu demektir ki, senin söylediğin kelime veya söz aslında kötü olmayabilir, eğer kardeşin onun kendisi hakkında söylenmesinden hoşlanmıyorsa, sen onu gıybet etmiş, çekiştirmiş olursun. O halde gıybette, söylenen sözün kendisinden çok, hakkında o sözün söylendiği kişinin ondan hoşlanıp hoşlanmaması önem arzetmektedir.
Ancak burada bir nokta çok önemlidir. Erkeğin kadına, kadının erkeğe konuşmasında ve hareketlerinde benzemesi bazan doğuştan yani yaratılıştan olur. Resûl-i Ekrem'in lâneti bunlar için değildir. Bilerek, isteyerek ve hatta zorla, belki de özel eğitim alarak karşı cinse benzemeye çalışan maskaralar içindir. Birinci hadisin ikinci rivayeti, esasen bu durumu "kendilerini kadınlara benzetmeye çalışan erkekler ve erkeklere benzetmeye çalışan kadınlar" diye açıkça ifade etmektedir.