Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Işık Altunbaş

Dünyayı görmek için bir kum tanesinde Ve cenneti bir yaban çiçeğinde Yakala sonsuzluğu avucunun içinde Ve bir saatin içinde ebediyeti! William Blake
Reklam
Eğer insan bütün hepsini kendine ya da seçtiği bir azınlığa saklıyorsa meditasyonun, eğitimin, bütün düş analizinin, mezarlıktaki bütün bilgilerin hiçbir değeri yoktur. Öyleyse çıkın, her neredeyseniz dışarı çıkın. Derin ayak izleri bırakın çünkü bunu yapabilirsiniz.
Sayfa 498Kitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Yalnızlık, bazılarının inandığı gibi bir enerjisizlik ya da eylemsizlik hali değildir, tersine, ruhun vahşi erzaklardan alarak bize ilettiği bir nimettir.
Sayfa 323Kitabı okudu
Kadın, kıtlık, esir düşme, içgüdülerinin yaralanması, yıkıcı seçimleri ve buna benzer diğer tüm yollarla iyice dibe vursa bile, unutmayın ki dip, psişenin yaşayan köklerinin bulunduğu yerdir. Bir kadının vahşi temelleri tam da buradadır. Yeni bir şeyi tekrar ekmek ve büyütmek için en iyi topraktır dip. Bu anlamda dibe vurmak, son derece acı olsa da, aynı zamanda tohum ekmenin zeminidir.
Sayfa 245Kitabı okudu
Reklam
Öğrenmek bizim işimizdir. Sevmek isteniyorsa, etrafından dolaşılamaz. Onu kucaklama işi bir görevdir. Meydan okuyan bir görev olmazsa, bir dönüşüm de olmaz. Hazzı sevmek bir şey getirmez. Gerçekten sevmek, kendi korkusunu yenebilen bir kahraman ister.
Sayfa 165Kitabı okudu
Ürkütücü olsun ya da olmasın, bir başkasının vahşi ruhu tarafından harekete geçirilmeye izin vermek en derin sevgi eylemidir.
Sayfa 148Kitabı okudu
Acının köklerini besleyen tek bir güç varsa, o da bu anın ötesinde öğrenmeyi reddetmektir.
Sayfa 147Kitabı okudu
Bir kadın, kendisi olduğu zaman başkalarını kendisinden uzaklaştıracağını hissedebilir, ama ruhu meydana çıkarmak ve değişiklik yaratmak için gereken tam da bu psişik gerilimdir.
Sayfa 102Kitabı okudu
Sağlıklı kadın tıpkı bir kurt gibidir:Sağlam, kunt, diri, hayat verici, konumunun bilincinde, yaratıcı, sadık ve göçebedir. Ancak vahşi doğadan ayrılmak kadının kişiliğinin zayıflamasına, bir hortlak ve hayalet halini almasına yol açar. Postu kolay deldiren, çelimsiz, sıçrayamayan, avlanamayan, doğuramayan, bir hayat yaratma yeteneğinden yoksun biri olmak için burada değiliz. Kadınların hayatı durağanlık içindeyken ya da can sıkıntısıyla dolu olduğunda, bu her zaman için Vahşi Kadın’ın ortaya çıkma zamanının geldiğini gösterir; ruhun yaratıcı işlevinin deltayı doldurmasının zamanıdır.
Reklam
Kitabın ana karakteri kadim Ortadoğu topraklarını gezerken
“Ama halk erkekler, kadınlar ve çocuklardır, değil mi? Oysa sadece yetişkin erkekler, nüfusun beşte biri savaştı?” Bunu çaresiz kabul etti ve Ellador daha fazla bastırmadı. “Ama bu şehirlerde her türden insan vardı değil mi? Erkeklerin yanı sıra kadınlar ve çocuklar da?” Bu da aşikardı. Sonra konuyu biraz dallandırdı: “ Bir şehri fethetmek istemelerine ne neden oldu?” “Ya korku, ya intikam ya da yağmalama arzusu. En çok yağma. Antik şehirler üretim merkezleriydi tabii.” Ve geçmişin güzel el sanatları, kıymetli kumaşları, mücevherleri, oyma işleri ve türlü hazinelerinden bahsetti. “Onları kim yaptı?” diye sordu Ellanor. “Çoğunlukla köleler.” diye cevap verdi. “Erkekler ve kadınlar?” “Evet, erkekler ve kadınlar.” “Anlıyorum,” dedi Ellanor. Gördükleri, söylediklerinden daha çoktu
Sayfa 128Kitabı okudu
(Yazarın ilk kitabı olan) Kadınlar Ülkesi’nin pek çok güçlü yanını Bizim Ülkemiz de paylaşır. Her iki eser de keskin ve zekicedir, idealleştirilmiş bir kadın kültürünü net bir şekilde ortaya koyar, insanın sevme ve uyum potansiyelini vurgular.
Sayfa 8 - Otonom EdebiyatKitabı okudu