Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Kabağın sâhibi de Allah'tır (cc)
"Baba erenlerden biri, bir gün bir berberde tüm saçını kazıtmış, Daha sonra içeri giren arsız bir genç, 'şu balkabağına bakın hele,' diyerek baba erenin kafasına bir tokat patlatmış. Baba eren bir şey dememiş, berber özür dilemiş gencin yerine ve çocuğu dükkândan kovmuş. Az sonra bir gürültü duyulmuş, çıkıp bakmışlar. Az önce baba erenin kafasına vuran genci bir at ezmiş. Genç acılar içinde. Berber, baba erene bakmış anlamlı anlamlı, "Sen ki koskoca efendisin," demiş, "şu toy delikanlıya neden beddua ettin?" Baba eren berbere bakmış, "Efendi", demiş, "vallahi kabağın bu işte bir suçu yok. Lakin o söz bostancıya dokunmuş."
Kabağın Sahibini incitmemek gerek...
Vaktiyle dervişin biri mensubu olduğu meşrebin gereği saçlarını kazıtmak için berbere gider. Berber dervişin saçlarını kazımaya başlar. Tıraşın ortasında içeriye bir kabadayı girer, dervişin yanına gelip başına okkalı bir tokat atar ve “kalk bakalım kabak, ben tıraş olacağım” der. Derviş karşılık vermeksizin kalkar; adam tıraşını olur; geldiği gibi çıkar; atına biner. Lakin birden huysuzlanan at sahibini üstünden atar; ayağı üzengiye takılan adam yerlerde sürünerek can verir. Adamın akıbetini dervişin gönül koymasına yorup da, “Erenler, keşke affetseydiniz bu haddini bilmezi" diyenlere derviş, "Ben değil, kabağın sahibi razı olmadı." der.
Sayfa 163 - Diyanet İşleri Başkanlığı YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Vaktiyle dervişin biri mensubu olduğu meşrebin gereği saçlarını kazıtmak için berbere gider. Berber dervişin saçlarını kazımaya başlar. Tıraşın ortasında içeriye bir kabadayı girer, dervişin yanına gelip başına okkalı bir tokat atar ve "kalk bakalım kabak, ben tıraş olacağım" der. Derviş karşılık vermek- sizin kalkar, adam tıraşını olur; geldiği gibi çıkar, atına biner. Lakin birden huysuzlanan at sahibini üstünden atar; ayağı üzengiye takılan adam yerlerde sürünerek can verir. Adamın akıbetini dervişin gönül koymasına yorup da, "Erenler, keşke affetseydiniz bu haddini bilmezi" diyenlere derviş, "Ben değil, kabağın sahibi razı olmadı." der. Kıssadan hisse, gönül ehli olanlar, varlığa hikmet nazarıyla bakanlar yaratılanı Yaratanın hatırına hoş tutar da değil insanı, esyayı dahi incitmekten kaçınır; hayatlarında merhamet ve nezaketi şiar edinirler. "Kimseye ta'netme ey dil sırrı Hakka vakıf ol, Cümle eşya nuru Haktır sanma gayrullah var"
Sayfa 163
(Yunus Kalbi ya da ikinci Doğum) Bu grubun esaslarını ve niyetle ilgilenmelerinin nedenini, bu ilgilenmenin onlar için dinî bir emir olduğunu, bu meselede onlara ait sır ve ilimleri belirttikten sonra, onların makamlarını ve sahip oldukları sırları öğrenmelisin: Söz konusu grup, Yunus’un kalbi üzerindedir. Çünkü Yunus, ‘Öfkelenerek gittiğinde’
Kabak
Bektaşî dervişin külâhı bir hayli eskimiş, o da ayakaltında çiğnenmesin diye toprağa gömmüş. Bizimkinin başı açık ve saçlar usturayla kesildiği için güneş vurunca parlıyor. Bir külhanbeyi dervişin başına bir tokat patlatarak: - Ne güzel kabak, demiş. Derviş ses çıkarmayınca bir daha... Üçüncüsünde ayağı sürçen külhanbeyi düşmüş sivri bir kayaya çarpıp dizini kırmış. Uğradığı felaketin yaptığı bu haksızlıktan kaynaklandığına inanan külhanbeyi, dervişten helâllik dilemiş. Derviş de: Oğul, demiş, ben razıydım, fakat kabağın sahibi razı olmadı, git O'nun ile helâlleş.
Sayfa 183Kitabı okudu
Bu kabağın (Kafatası) ortasında yer alan beyin soğuk ve ıslaktır. Bunun sebebi yaratılışın başında insanın onunla görüş bildirmesi içindir. Eğer beyin sıcak ve kuru olsaydı insan görüş ve tedbir sahibi olamazdı. Bu, Vacibu'l Vucud (Allah) tarafından (bağışlanan) büyük bir inayettir.
Reklam
Bu kabağın ortasında yer alan beyin soğuk ve ıslaktır. Bunun sebebi yaratılışın başında insanın onunla görüş bildirebilmesi içindir. Eğer beyin sıcak ve kuru olsaydı insan görüş ve tedbir sahibi olamazdı. Eğer görüş bildirirse hatalı olurdu.
“Vallahi gücenmedim ona. Hakkımı da helal etmiştim. Gel gör ki, kabağın da bir sahibi var. O gücenmiş olmalı!..”
Tayfun Çelik. "Aynı Çağ"
    Yaradılışın gizemi kalmadı. Renkli hayaller, renkli umutlar ve renkli insanlar çıkıp gittiler hayatımızdan. Modern çağa isim arayanlar fazla düşünmesin. Ne yazık ki “Aynı Çağ”dayız.       Artık herkes aynı şekilde; aynı giyinen, aynı renkte arabalara binip aynı yerlere giden, aynı parkta bahçede aynı mangalı yakan, aynı şeyleri yiyip aynı
Çok güzel... Uzun ama çok güzel. Bence okuyun :)
Yaradılışın gizemi kalmadı. Renkli hayaller, renkli umutlar ve renkli insanlar çıkıp gittiler hayatımızdan. Modern çağa isim arayanlar fazla düşünmesin. Ne yazık ki “Aynı Çağ”dayız. Artık herkes aynı şekilde; aynı giyinen, aynı renkte arabalara binip aynı yerlere giden, aynı parkta bahçede aynı mangalı yakan, aynı şeyleri yiyip aynı uykuya dalan