Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Denizden uzak olmak, rahatsız eden bir kaşıntı gibiydi.
Sayfa 249 - MartıKitabı okuyor
Öldükten yaklaşık 30 dakika içerisinde vücutta refleks diye bir şey kalmıyor. Gevşeyen kaslar dolayısıyla ağız ve göz kapakları açık kalıyor. Boşaltım sistemi tamamen gevşiyor, idrar akıntısı oluşuyor. Ölümün gerçekleşmesinden 24 saat sonra vücut çürümeye başlıyor. Solunumun durması bakteriler için işaret oluyor ve çalışmaya başlıyorlar. İlk
Reklam
59 syf.
3/10 puan verdi
·
7 saatte okudu
FAKAT MÜZEYYEN BU CRINGE BİR KİTAP
YouTube kitap kanalımda Fakat Müzeyyen Bu Derin Bir Tutku kitabını okumadan ölebilirsiniz dedim : ytbe.one/Rclj5apawe4 Cringe = Başkası adına utanmak Ölmeden önce okunması gereken değil, okumadan önce ölünmesi gereken bir kitaptı benim için. Şimdi, bir kitap düşünün. O kitabın içinde küçük bir kız çocuğu için "Orospuyu çok
Fakat Müzeyyen Bu Derin Bir Tutku
Fakat Müzeyyen Bu Derin Bir Tutkuİlhami Algör · İletişim Yayıncılık · 201429,2bin okunma
Öldükten yaklaşık 30 dakika içerisinde vücutta refleks diye bir şey kalmıyor. Gevşeyen kaslar dolayısıyla ağız ve göz kapakları açık kalıyor. Boşaltım sistemi tamamen gevşiyor, idrar akıntısı oluşuyor. Ölümün gerçekleşmesinden 24 saat sonra vücut çürümeye başlıyor. Solunumun durması bakteriler için işaret oluyor ve çalışmaya başlıyorlar. İlk
Bu iletimi oku, ve bu sabah hayatını yeniden gözden geçir.
Öldükten yaklaşık 30 dakika içerisinde vücutta refleks diye bir şey kalmıyor. Gevşeyen kaslar dolayısıyla ağız ve göz kapakları açık kalıyor. Boşaltım sistemi tamamen gevşiyor, idrar akıntısı oluşuyor. Ölümün gerçekleşmesinden 24 saat sonra vücut çürümeye başlıyor. Solunumun durması bakteriler için işaret oluyor ve çalışmaya başlıyorlar. İlk
84 syf.
3/10 puan verdi
·
2 saatte okudu
Deneysellik be kardeşim.. Dadaizm falan işte, anlıyor musun moruk?
YouTube kitap kanalımda uzak durulması gereken ve başkası adına utanabileceğiniz kitaplardan bahsettim: ytbe.one/cZco9tl4rBs Eklektik yok oluşların grotesk tinsellikleri Ait olamayış pastoralitesinde Bergman proporsiyonu Transandantal bir ayrıksılaşmanın bayram çikolatası Deniz fenerleri ne kadar da Fenerbahçe Oğuz Aktürk Evet
Gidiyorum Bu
Gidiyorum BuOnur Ünlü (Ah Muhsin Ünlü) · Sel Yayınları · 20115,3bin okunma
Reklam
Beğeni Üzerine Düşüncelerim (Sonuna Kadar Okuyun Lütfen:)
Artık dünya çok değişti. Her şey çok hızlı yaşanmaya başladı. İnsanlar sürekli koşuşturma peşinde. Roman ve şiir kitapları ile çeşitli dergilerde yazdığı yazılarla ünlenen ama ben aynı zamanda modern zaman filozofu olarak gördüğüm Sabahattin Ali’nin de dediği gibi “Yarın öldüğümüz zaman birisi bize sorsa: "Dünyada neler gördünüz?" diye,
" Kulağımın içi kaşınıyor. Felaket.Önce azar azar başlıyor kaşıntı, geceleri. Sonra artıyor.Kaşımak da bir zor ki kulağın içini.Bir türlü geçmiyor.“Ne yapsam acaba?” diyorum.Günler geçtikçe daha da artıyor. Doktora gitmeye karar veriyorum. Arkadaşlarıma soruyorum“ Tanıdığınız iyi bir kulak burun boğazcı var mı?” diye.“N’oldu ki?” diye soruyor
Kişiyi kasıntı insan kadar yoran başka bir şey yok.
240 syf.
9/10 puan verdi
·
18 saatte okudu
Rus mafya lideri olan Roman bombalı saldırı sonucu sakatlanır. İmajını korumak için ya hemen ayaklanmalı ki bu pek yakın gelecekte olacağı mümkün görünmüyor ya da evlenip mafya alemini kendinden sonraki varise inandırmalı. 6 aylığına anlaşmalı evlilik için en ideal aday ise Nina Grey'dir. Çünkü babasının Roman'a 3 milyon $ borcu vardır ve Nina onunla evlenmezse babasını öldürmekle tehdit edecektir.. Alışılmışın dışına çıkıp kasıntı bir dark roman erkeği okumadığım için öncelikle mutluyum. Tam romcom karakteri olacakmış da yanlışlıkla buralara düşmüş gibiydi Roman. (Аплодисменты для милый пахан :D) Kitap kısa olduğu için olaylar da 2× hızında ilerledi. O yüzden kitabın daha uzun ve biraz slow burn olmasını isterdim. Çünkü ikiliyi okumak keyifliydi.. Sadece Nina'nın Roman'ı görür görmez stockholm sendromuna tutulmuş gibi tutulması garipti. Ama Nina'nın kendisi de zaten değişik bir karakterdi. Hiç tehditle evlenmemiş gibi havaya girip hızlı bir şekilde uyum sağlaması.. sanki yıllardır birisi anlaşmalı evlilik teklif etsin de bende rol yapayım diye beklemiş. Ben enemies'den beklerken friends'den lovers'e evrildi konu. Ama yine de klişeleriyle güzel bir kitaptı. Not: 8'le 9 arasında çok gidip geldim ama kasıntı tiplemelerden gına geldiği için puan kırmayacam Roman'a feda olsun :D
Tuvaldeki Yaralar
Tuvaldeki YaralarNeva Altaj · Artemis Yayınları · 20231,531 okunma
Reklam
Klonik İnsanlar
Size de çoğu insan aynıymış gibi gelmiyor mu? Bu şey özellikle benim de içinde bulunduğum jenerasyonda var. Sadece fiziksel olarak değil düşünce biçimi olarak, karakter olarak da çoğu aynı gibi. Gündemde olan veya Twitter'da TT olan şey her neyse diğer insanlar hemen o şeye bağlanıp hiç düşünüp araştırmadan o grubun bir parçası haline geliyor. İnsanlar sinirliyse o da sinirli, insanlar ciddi bir olayla dalga geçiyorsa o da geçiyor. Ciddi bir şekilde oturup da bir konu hakkında derinlemesine konuşmak eziklik gibi görünüyor. Hemen her şeyle dalga geçmek tıpkı eskiden sigarada olduğu gibi havalı görünüyor. Ha illa kasıntı olmak değil bu, ben de çok kara mizah üzerine yaşarım hayatı ama fazla samimiyet şahsi olarak rahatsız ediyor beni. Siz ne düşünüyorsunuz?
Beyler sizin kalbiniz yok...
Türk kızı? Kendilerinin tanımına göre "Her zaman burnu havada olan, kasıntı, asla etrafına bakmayan ve yüz vermeyen bir karakterdir" Türk kızı. Bir ilişki ihtimalinde asla ve asla ilk adımı atmaz. Hatta kendisiyle ilgili atasözleri bile uydurulmuştur; "Türk kızını Ay'a gönder, ilk adımı Ay'dan bekler."
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.