1924 Bir Fotoğrafın Uzun Hikâyesi
Beşir AyvazoğluEn Beğenilen 1924 Bir Fotoğrafın Uzun Hikâyesi Gönderileri
En Beğenilen 1924 Bir Fotoğrafın Uzun Hikâyesi kitaplarını, en beğenilen 1924 Bir Fotoğrafın Uzun Hikâyesi sözleri ve alıntılarını, en beğenilen 1924 Bir Fotoğrafın Uzun Hikâyesi yazarlarını, en beğenilen 1924 Bir Fotoğrafın Uzun Hikâyesi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz."Mehmed Akif Ersoy Okuma Etkinliği" (26.05.2020 - 15.07.2020)
Merhabalar, öncelikle herkesin Ramazan Bayramı’nı kutlarım. Rabbim daha nice bayramlara ve Ramazanlara hayırlısıyla kavuşmayı ve hakkıyla istifade edebilmeyi nasip etsin inşallah.
Fark eden okurlar olmuştur belki, bir süredir Mehmed Akif üzerine okumalar yapıyorum. Bu süreç bilinçli bir program dahilinde de olmadı. İsmet Özel “Kitaplar insanı
Seviye bilmem kaç
Midhat Cemal, Emiri Efendi'ninkine benzer bir kitap hastalığının bir ara kendisine de bulaştığını, satın alamadığı bazı kitapların geceleri rüyalarında dostları tarafından kendisine hediye edildiğini anlatırdı
Fikirle tartışın,küfürle değil
Harp hiçbir zaman fikre galip gelmemiştir,bilakis fikir er geç harbe galebe eder
Okuyacağım kitaplar 2 (Güncelleniyor )
Felsefe, Sosyoloji, Bilim, Sanat ve Diğer okuyacağım kitaplar
1) 
Aşk Felsefesi
2) 
İslam'ın Sosyolojik Yorumu
3) 
Darwin'in Kara Kutusu
4) 
Anti Makyavel
5) 
Korku Kültürü
6) 
Giysiler, Kitaplar, Öğretmenler ve Şarkıcı Kızlar Kitabı
7) 
Ortaçağ Estetiğinde Sanat ve Güzellik
Halbuki kahramanlık cehalete ve aptallığa itaat ederek ölmek değil,hayır demesini bilmekti.
Mükellef Hazırlanmış Bir Edebiyat Sofrası
.
Kitap Mısır apartmanında Akif’in “Asım” şiirinin basımı için tertiplenen buluşmada çekilen bir fotoğrafı anlatıyor. Açıkçası insan böyle düşününce kılı kırk yaran yorumlara sahip sıkıcı bir kitap bekliyor ama bilakis kitap güzel olduğu gibi aynı zamanda akıcı bir eser.
Bahsedilen fotoğrafın edebiyat tarihimiz için mühim bir vesika olduğunu söyleyebiliriz. Zira Mehmet Akif, Mithat Cemal, Cenab Şahabettin, Abdülhak Hamit, Süleyman Nazif Sami Paşazade Sezai ve Mithat Cemal gibi o dönemin edebiyat dünyasının önemli yazarları fotoğrafta kendilerine yer bulmuşlar. Kitap bizlere bu şahsiyetleri anlatarak başladığı için bir edebiyat şöleni sunuyor desek yeridir. Bu bahsedilen kişiler dışında ise Abbas Halim paşa gibi Akif’in hayatında önemli yer tutan simalara da kitapta yer verilmiş. Bu anlamda kitap Akif’in efradını dolayısıyla Akif’i anlamak için ideal bir eser. Bunların dışında ise kitap bize o dönemin siyasi çehresiniz de izah ediyor. Burada bilhassa Sayın Ayvazoğlu’nun kültürel devrimleri eleştiren pasajlarını beğenerek okudum. Kitap bizlere mükellef hazırlanmış bir edebiyat sofrası kurduktan sonra bahsettiği karakterlerin vefatları ile son buluyor. Kitabın başladığı sahnede yani aynı odada bitmesi de bizlerde farklı bir hüzün bırakıyor.
Velhasıl Akif’i, Akif’in efradını o dönemin siyasi çehresini anlamak ve edebiyata dair çok güzel yakalanmış lahzaları okumak isteyenler için tavsiyemiz olsun. Harika bir kitap.
Mehmet Akif Ersoy
Safahat
Etimoloji İçerikli Youtube Sayfamıza Göz Atmak İçin ↓
youtube.com/channel/UCf5PEm...
Bu kaçıncı seviye :))
Midhat Cemal, Emiri Efendi'ninkine benzer bir kitap hastalığının bir ara kendisine de bulaştığını, satın alamadığı bazı kitapların geceleri rüyalarında dostları tarafından kendisine hediye edildiğini anlattıktan sonra..
Sayfa 18 - Kapı, 2019
Frenk Mukallidliği ve Şapka
Nazif, Şapka İktisası Kanunu çıkınca bir melon şapka edinmiş ve kafasına çok küçük gelen bu şapkayı, istemeden suçsuz bir adamın idamına sebep olduğu için ölünceye kadar belki de vicdan azabı gibi taşımıştı Halit Fahri, söz konusu kanunun uygulamaya konulduğu ilk aylardaki gülünçlükleri anlatırken, Süleyman Nazif’in şapkasından şöyle söz eder: Her gün Bizim Yokuş’u çıkarken ve inerken bütün gazeteci arkadaşlarımın başlarında ya kulaklarına kadar geçmiş, ya da sivri gagasını kanatlarının altına sokup uyuklayan büyük kuşlar gibi tepelerine tünemiş acayip şapkalar görüyordum. Süleyman Nazif de, yıldırımlı ve şimşekli fikirlerle dolu başının üstüne inadına dar gelen o siyah melonu oturtmuştu. İki yıl sonra ölümüne kadar da o şapkayı değiştirmedi.
Hal ortada, bir çöl ki, sudan vazgeçtim,
Sayfa 240Kitabı okudu