Öne Çıkan Açıklamalı ve Lügatçeli Mehmed Akif Külliyatı Gönderileri
Öne Çıkan Açıklamalı ve Lügatçeli Mehmed Akif Külliyatı kitaplarını, öne çıkan Açıklamalı ve Lügatçeli Mehmed Akif Külliyatı sözleri ve alıntılarını, öne çıkan Açıklamalı ve Lügatçeli Mehmed Akif Külliyatı yazarlarını, öne çıkan Açıklamalı ve Lügatçeli Mehmed Akif Külliyatı yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Merhabalar, öncelikle herkesin Ramazan Bayramı’nı kutlarım. Rabbim daha nice bayramlara ve Ramazanlara hayırlısıyla kavuşmayı ve hakkıyla istifade edebilmeyi nasip etsin inşallah.
Fark eden okurlar olmuştur belki, bir süredir Mehmed Akif üzerine okumalar yapıyorum. Bu süreç bilinçli bir program dahilinde de olmadı. İsmet Özel “Kitaplar insanı
Ömer Gezen' e ve tüm dostlara teşekkür ederim.Sizler de bu anlamlı harekete katılmak isterseniz #51007323
{Liste Güncellenecektir. Yoruma Siz de Sevdiğiniz İncelemeleri İliştirebilirsiniz.}
*Gülnaz Eliaçık
Açıklamalı Mehmet Akif külliyatı Akif'in kaleminden çıkmış tüm yazıları bir araya toplamayı hedef edinmiş on kitaptan oluşan bir eser. Kitabın yeni basımı bulunmadığından almak için sahaflara müracaat etmeniz gerekecek.
Külliyatın ilk dört kitabı Safahat'e ayrılmış. Bu bölümün toplamda 2000 sayfayı bulunmasının sebebi açıklamalı olması. Kitabın
Merhaba arkadaşlar, "Mehmed Akif Ersoy Okuma Etkinliği" (#73989455) sona ermiştir. Etkinliğe katılım gösteren tüm okurlara teşekkür ederim. İnşallah herkes için güzel bir deneyim olmuştur. Etkinlik sürecinde sizlerden gelen inceleme ve alıntıların toplu hali aşağıda paylaşılmıştır. Keyifli okumalar dilerim.
Bir zaman vardı ya târih-i mukaddes modası...
Yeni yaptırdığı köşkün büyücek bir odası,
Mutlaka eski tesâvîr ile ziynetlensin,
Diye, ressam aratır hayli zaman bir zengin.
Biri peydâ olarak, ben yaparım, der, kolunu
Sıvayıp akşama varmaz, sekiz arşın salonu
Sıvar amma ne sıvar! Sâhibi der:
-- Usta bu ne?
Kıpkızıl bir boya çektin odanın her yerine!
- Bu resim, askeri basmakta iken Fir'avn'ın,
Bahr-i Ahmer yarılıp geçmesidir Mûsâ'nın.
-- Hani Mûsâ be adam?
- Çıkmış efendim karaya.
-- Fir'avun nerde?
- Boğulmuş.
-- Ya bu kan rengi boya?
- Bahr-i Ahmer a efendim, yeşil olmaz ya bu da!
-- Çok güzel levha imiş! Doğrusu şenlendi oda!
...Şüphesiz bu makaleleri yazan adamın bir maksadı hem de hayırlı bir maksadı olacaktır. Evet bu maksat Osmanlıların lisan-ı resmîsi olan Türkçeyi bütün dünyadaki Türklerin anlayabileceği bir hale getirmektir, zannederim. Lakin azıcık insaf edelim ki tutulan yol oraya gider mi? Hepimizin bildiği hem başka bir lisandan alınma olduğunu hatırına getiremeyecek kadar iyi bildiği kelimeleri unutturarak hiçbirimizin bilmediği tabirleri kabul etmek suretiyle mi lisanımızı sadeleştireceğiz?
Sizler avam dediğiniz halk tabakasının idrakini yükseltmedikçe, köylülerinizi bugünkü hallerinde bıraktıkça farzımuhal olarak dünyanın en büyük adamlarını yetiştirseniz yine boştur yine boş!