Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.38
Ada Yorumları ve İncelemeleri
Ada yorumları ve incelemelerini, Ada kitabı hakkındaki okur görüşlerini , Ada puanlarını 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Pala ülkesi...
Aldous Huxley 'in Ada kitabı; İzlanda ülkesi sınırları içerisinde, gerçekte harita üzerinde var olmayan küçük bir adada yaşayan Pala halkının ( pala adası) yaşamının anlatıldığı ütopik bir romandır.
Huxley, yarattığı bu ütopik eseriyle, içinde yaşadığı toplumun; sistemini, yönetim şeklini, maddiyata ve kapitalizm sarmalında insanların yok
Audley Huxley -Ada
.
Yılın ilk kitabı . Huxley’in ölmeden önce yazdığı son romanı. Pala adı verilen bir adada geçiyor; ütopik bir dünyayı anlatıyor. Batının teknolojisiyle,Doğunun felsefesinin birleşimi diyebilirim. Roman özelliği az,daha çok didaktik bir kitap denilebilir. Fizyolojiden,ruh bilimine,cinsel yaşamdan ,yaşam biçimine kadar her konudan bilgi verir gibi bahsedilmiş. Budizm ve Hinduizm felsefesi birçok yerde övülmüş. Asıl sıkıntı;kitapta gerilim sağlayacak,okuru bir sonraki sayfaya geçmeye heveslendirecek kurgunun olmaması. Bence kitapta kahramanlar konuşmamalı,biz onların hal ve hareketlerinden ,yaşayış şelillerinden çıkarımlar yapmalıyız,bizi düşünmeye sevketmeli. Kitap bu konuda oldukça yavan kalıyor.
.
.
Zamanında madde kullanımını özendirdiği için eleştirilmiş. Yazarın ‘Cesur,Yeni Dünya’ kitabından sonra çok beğenilmemiş. Propaganda yaptığı düşünülmüş. Ama altı çizilecek çok güzel cümleler var tabi. Mesela bence en güzeli;
.
‘Ve Tanrı Darwin'i yarattı ve bundan sonra Nietzsche, emperyalizm ve Hitler doğdu.’
.
Mükemmel bir ütopya, içerisinde bir tutam da distopya barındırıyor ama eser miktarda. Bir çay kaşığı bilim kurgu ve bir çorba kaşığı da felsefe eklenip muhteşem bir eser çıkarılmış ortaya bence.
Aldous Huxley'nin yazdığı son romanı olma özelliğinin yanı sıra, bir çok farklı soruya çözüm arayan, irdeleyen, düşündüren bir roman.
İnsanın öz varlık bilincinden tutun da aydınlanmaya, doğu ile batının harmanlanabilmesine, travmalardan, körelmeye, şimdiyi yaşama felsefesinden, kesinlikle iyi bir hayat yaşayabilmenin mümkün olması ihtimaline, dini fanatizmden, yapay döllenmeye, yayılmacı politikalar izlenmeden de bir ulusun var olabilmesi durumuna ve bunlar gibi farklı bir çok konuya el atıyor Huxley bu romanında.
Konusu kısaca; Will Farnaby'nin bir deniz kazası sonucu Pala'nın (Ütopya) sahillerine sürüklenmesi ve burada Ada'nın sakinleri ile olan ilginç tanışması, tabii akabinde gelişen olaylar dizisi..
Elinizden bırakmak istemeyeceğiniz sürükleyici bir ütopya. Bir an ben de orada olmayı dilemedim dersem yalan olur:)
Keyifli Okumalar!
352 syf.
·
Puan vermedi
Daha çok "Cesur Yeni Dünya" ile bilinen Huxley'in yazdığı bir ütopya Ada. Kitabın tam bir gelişme kısmının olduğu söylenemez, daha çok dış dünyadan gelen ana karakterimizin Ada'yı tanıması anlatılıyor kitapta. Budizm gibi Doğu ve Güneydoğu Asya dinlerinin etkili olduğu bir yer olan bu ütopyasında yazar; ideal aile ve çocuk yetiştirme, daha iyi genetiğe sahip toplum oluşturma, toplumda suçu azaltma gibi konulara değiniyor.
Bence okunmasının geniş zamana yayılması gerekilen, okurken üzerinde düşünüp diğer ütopya ve distopyalarla ilişki kurmanız gereken bir kitap.
Bütün tembelliğime rağmen on güne bir kitap sığdırdım ve bunun için kendime kızıyorum …
ADA Yazarın En prestijli kitaplarından biridir kimisine göre CESUR YENİ DÜNYA Bundan önce gelir ya da sonra , Bana göre nacizhane fikrim CESUR YENİ DÜNYA daha okunabilir daha verimli düşündüren bir kitap .
ADA başka bir dünya yaratılabilir anlayışıyla düşünülmüş, Bir kaza sonucu gizemli yasak bir ADA’ya düşen bir Adam ve ADA’nın kendi yaşamı ve kuralları çerçevesinde oluşturulan bir yaşam … öğretici bir roman şeklinde kaleme alınmış hikayesi olan güzel bir kitap .
"Olduğumu sandığım kişinin çektiği acıların aşağı yukarı üçte biri kaçınılmazdır. Bu acı insan olmanın doğası gereğidir; özgürleşme peşinde koşarken doğa yasalarına bağımlı, geri döndürülmez zaman içinde, esenliğimize tümüyle kayıtsız bir evrende yaşlılığa ve ölümün kaçınılmazlığına doğru ilerlemeye mahkum, sezgili ve bilinçli varlıklar
Aylardır okuyamıyorum. Bir haftadan kısa sürede bitirilmesi mümkün. İç ve dış hatları belirgin, zaman zaman postmodernizme birkaç ilgek atsa dahi öyle derin bir şifrelenme kastı olabileceğini sanmıyorum. Odak noktaları gayet açık. İnsanın içine yapması gereken bir yolculuğun felsefesi, günümüz uygarlığından uzakta yaşanabileceğine dair bir ütopya( ki sonda soru işareti bırakmayı öngörmüş), aşk, cinsellik, fiziksel ve ruh sağlığı, dini görüşler ve özellikle en sevdiğim kısım-çocuk yetiştirme bakımından farklı düşünceler katan bir yazı. Hiç bir suretde zaman kaybı değil. İyi okumalar.
Nihayet bitti dediğim kitap.Utopik bir ülke keşke yaşayabilme ihtimalimiz olsa.Felsefe ve bilim kurgunun hatta üstüne utopyanin eklendiği bir eser ben uzun surede okuyabildim biraz sakin kafayla okunmalı
"Pala" adlı ütopya adasında öyle bir sistem kurulmuş ki burada yaşayan insanlar dış dünyanın tüketimci, maddiyatçı, yıkıcı rekabetçi anlayışından uzak ve kendi varlıklarının özünü kavramaya yönelik bir yaşam sürdürüyorlar. Eğitim sisteminin farklılığı ile deneyimlemeye dayalı bir şekilde yetiştirilen insanlar, KEEK adlı sistemle biyolojik anne babaları haricinde çok sayıda ebeveyne sahipler ve MOKŞA denilen bir ayinle evreni ve kendilerini özden kavramaya yakınlaşıyorlar.
Genel anlamda Budizm'in etkisinde bir felsefi görüşle farklı bir yaşamın mümkün olduğunu hayal ettiren bir ütopik roman. Kitap nedense beni içine çekip akıp gitmedi. Bu tarzda okuduğum Thomas More'un Ütopya'sı bana daha güzel ve akıcı geldi.