Ağustos Başağı
Kitap gerçekten tek kelimeyle şahane.
Milli mücadele dönemi Kurtuluş Savaşı yılları anlatılmış bir eser.
Kitabın anakarakteri Yusuf, - kuttül amere- Irak cephesinde savaştan Söğüt'e yeni dönmüş bir asker. Geçimini at arabasıyla yolcu taşıyarak yapıyor.
Mağlum I. Dünya Savaşı kaybedildi. Durum vahim.. Yurt işgal halinde.. Bu durumda bu delikanlı da boş durmuyor, ülkeyi işgalcilere karşı savunmak için Kuvay-i Milliyecilere oradan da TBMM nin kurduğu düzenli orduya katılıyor. Sekiz yıl askerlik yapıyor.
Yazar eseri anakarakter Yusuf üzerinden Milli Mücadele yıllarındaki gelişmeleri ilmek ilmek işleyerek anlatıyor.
Eserde, yeri geldikçe Milli mücadelenin "birlik ve beraberlik" neticesinde imanla kazanıldığını dile getiriyor. Misal erkekler savaşa gidiyor ama geride kala kadınlar da boş durmuyor. Kadınlar askerlere kumaştan elbise dikiyor, tarlayı bağı bahçeyi ekiyor, hayvanlarını Seferberlik'in ilanıyla askerlere yük ve cephane taşımaları için veriyor. Hatta yeri geliyor - şehit annesi bir kadın- omuzunda silahıyla cepheye savaşa gidiyor.
Yalnız okurken tabi ki milli mücadeleyi destekleyenlerin olduğu gibi desteklemeyenlerde olmuş. Bunları görmek üzücüydü.
Nihayetinde kitap mahalle kahvesinde,
Arif Çelebioğlu'nun notlarıyla bitiyor. Okumanız dileğiyle.. ^_^.