"Acaba sonunda ne olacak?" diye merak etmekten kendimi alamadım. Çünkü John Green 'in tarzı gereği olsun, hiç beklemediğiniz bir şekilde bitiyor roman.
Yalnız, kitabın bazı bölümleri bana fazla cinsel içerikli geldi. Bence yazar anlatacağı konuyu daha yüzeysel ele alabilirdi.
Vasat bir kitap.Olağan Amerikalı bir grup liseli genç hikayesi. Yarım bırakma isteğiyle dolup taştım okurken ama ıkına sıkıla bitiridim neyseki. Bana pek bir şey hissetmedi açıkçası.
Ben john green'in aynı yıldızın altında dışında hiçbir kitabını beğenmedim.Bence yazar kitabın sonunu bitirme konusunda biraz daha çalışmalı.Belki de ilk aynı yıldızın altındayı okuyunca beklenti büyük olmuştur ve beklentimi karşılamayınca beğenmemişimdir.
Hakkında iyi kötü bir fikre sahip olduğumu düşündüğüm John Green'in bu romanını incelemeden, araştırmadan tamamen kitapsızlık sürecimde karambolde elime aldım. (Laf aramızda tembelliğimin boyutu o dereceydi ki kitabın aşk romanı olduğuna da kendi kendime kanaat getirip bir süre de o bekleyişle okudum durdum. Sanki adam mütemadiyen aşk romanı
Kendimde tekrar okuma isteği oluşturan nadir kitaplardan.Klasik bir konusu olsa ve John Green'in diğer kitaplarından sonra sonunun nasıl biteceğini tahmin etsem de kitabın içine alan bir tarafı var.Ben de etkisi büyük oldu.Kapağı çok güzel tasarlanmış.Tavsiye ederim
Büyük Belki'nin peşinden gitmek isteyenlere, labirentte tıkılı kalanlara.
Hafif gençlik romanı tadında, hafif romantik, yumuşak, yormayan, büyük beklenti içine girilmediğinde tatmin edici bir roman.
Kitap bir geri sayımla başlıyor.Bilmem kaç gün önce falan diye.Tabi insan kitap boyunca merak ediyor son günde ne oluyor acaba diye ? Yoksa kitabı ayrıcalıklı kılan kılan öyle çok özel bir şey yok maalesef.Hatta ben bunu biraz da John Green 'in diğer bi romanı olan Kağıttan Kentlere benzettim.Yine ergenlik döneminde bir oğlan ve yoldan çıkmış (bana göre) bir kızın peşinde sürüp giden bir hayat.
Ama bu kitabı diğer kitaplarından daha iyi kılansa bence kitapta ara ara verdiği mesajları son günde olan olayla örtüşmesi.Gerçekten altı çizelecek çok fazla söz vardı hele de ölmeden önce söylenilen son sözler...