Kitap muhteşem bir kurguya sahip,okunmaya başladığı an içine alıp kurgunun içine yerleştiriyor.Gençlik romanı olmasından dolayı kafamda yargılar ile başladım ama kesinlikle muhteşem.
Ben john green'in aynı yıldızın altında dışında hiçbir kitabını beğenmedim.Bence yazar kitabın sonunu bitirme konusunda biraz daha çalışmalı.Belki de ilk aynı yıldızın altındayı okuyunca beklenti büyük olmuştur ve beklentimi karşılamayınca beğenmemişimdir.
John Green
Miles, "Büyük Belki" bilinmezini bulmak için okulunu değiştiriyor. Diğer okulunda sessiz, arkadaşı ve sosyal çevresi olmayan birisi. Geldiği okulda ise oda arkadaşı ve onun arkadaşlarıyla arkadaşlık kuruyor. Önceki hayatının aksine okulda ceza alabilecekleri çoğu şeyi bu arkadaş grubuyla yaşıyor. Arkadaş grubundaki Alaska'dan hoşlanıyor ve onun ölümüyle birlikte aradığı bilinmez anlam kazanıyor. Arkadaş grubuyla birlikte ölümünün intihar mı yoksa kaza mı olduğu ihtimallerini araştırırken sonunda parçalar birleşiyor hem hayatının " Büyük Belki"sini hemde Alaska'nın ölüm sebebini anlıyorlar.
Miles Halter, ünlülerin son sözleriyle fazlasıyla ilgilenen bir gençtir. Evindeki hayata dayanamayıp François Rabelais'in ölmeden önce "Büyük Belki" olarak betimlediği bilinmezin ne olduğunu bulabilmek için yatılı okula gider. Orada onu Alaska Young ile birlikte birçok şey beklemektedir.
Alaska'nın Peşinde John Green'den okuduğum 3. kitaptı. John Green'in işlediği kurgularda kendine özgü bir anlatımı var, bu kitapta da bunu hissedebiliyorsunuz. Kitap çok akıcıydı, başladığım gibi bitirdim. Karakterlerin birbirinden farklı olmasını da sevdim. Ama sevmediğim şeyler de oldu. Kitabın bitmesine yaklaşık 120 sayfa daha varken bir şeyler gerçekleşiyor ve bundan sonra ne okuyacağım derken yazar sizi şaşırtıyor. Ben bu şaşırtmacayı sevsem de gerçekleşen şeyin ve karakterlerin hislerinin çok yüzeysel işlendiğini düşünüyorum. Kitabın sonu da biraz açık uçlu olsa da bu kitap için uygun bence. Kısaca Alaska'nın Peşinde'yi böyle yorumlayabilirim. Ben okuduğum için pişman değilim ama size de kesinlikle okumalısınız diyemem. Benim gibi denk gelirseniz veya yazarı merak ediyorsanız okuyabilirsiniz .Bir de ben izlemedim ama kitabın uyarlanmış dizisi de bulunuyor.
Maxx gergin bir şekilde kağıdına, sonra da başını kaldırıp hepimize baktı, gülümsüyordu. ''Şey, ataerkil paradigmanın devrilmesi kesinlikle önemli ve sanıyorum bu da bir yol. Peki o zaman,''dedi, kürsünün sol tarafına geçerek. Sonra Takumi'nin üst kattan duyulabileceği kadar yüksek sesle bağırdı. '' Bu Alaska Young için.''
Kitap bir geri sayımla başlıyor.Bilmem kaç gün önce falan diye.Tabi insan kitap boyunca merak ediyor son günde ne oluyor acaba diye ? Yoksa kitabı ayrıcalıklı kılan kılan öyle çok özel bir şey yok maalesef.Hatta ben bunu biraz da John Green 'in diğer bi romanı olan Kağıttan Kentlere benzettim.Yine ergenlik döneminde bir oğlan ve yoldan çıkmış (bana göre) bir kızın peşinde sürüp giden bir hayat.
Ama bu kitabı diğer kitaplarından daha iyi kılansa bence kitapta ara ara verdiği mesajları son günde olan olayla örtüşmesi.Gerçekten altı çizelecek çok fazla söz vardı hele de ölmeden önce söylenilen son sözler...
Kitabı bitireli tam 5-6 ay oldu o yüzden nasıl yorum yapacağım bilmiyorum. Başlarda beni sıkan bir kitaptı. Ne yalan söyleyeyim baya saçmaydı. Ama ortalarda toplamıştı derken sonunda yine bozdu. John Green'in okuduğum en sıkıcı kitabıydı diyebilirim. Çok hevesle almıştım ama hayal kırıklığıydı. Bu benim görüşüm eğer siz okumak isterseniz bir şey diyemem. Seven de var çünkü. Benden bu kadar. İyi günler.
Daha fazla yorum için》》instagram / pengueninkutuphanesi
Gençlik kurgular arasında benim için öne çıkan bir kitap olsa da saçma bulduğum kısımlar oldu ve kitap fazla uzatılmış gibi geldi.Kitapta gençlik döneminde her insanın yaşayabileceği duygular,durumlar vardı zaten.Bu dönemlerde hayatımıza giren insanların bizi nasıl etkilediği,zorbalık,kafa karışıklıkları gibi konulara değinilmişti.Karakterleri çok sevemedim.6/10 bir kitaptı.
Aslında sanırım bu kitapta hayattan soğumuş karakterlerin olmadığını söyleyebilirim. Çünkü hepsi bir şekilde hayata tutunmaya çalışıyor. İnsanların son sözlerini ezberleyen Miles bile hayallerinin peşinden koşuyor, kendine yaşamak için bir neden arıyor.
Yazının tamamı için: kitapmagarasi.blogspot.com/2017/08/alaskan...
