Roman bir hırsız(lık) vakası üzerinden "sistem" i sorguluyor. Karakterin kimi yerlerde Robin Hood'umsu özellikleri vardı.
Başlarda kahramanın iç sesinden dinlediğimiz yoğun bir "düşünsel hal" vardı. Kahramanın felsefik sorgulamaları vardı.
Kadın cinayetleri, namus (?)algısı, emek sömürüsü, adalet algısı gibi kavramlar üzerinden sistem eleştirisi yapılıyor. İnsanın "kötü" olmasında kendi hataları kadar sistemin de eksiklerine/yanlışlarına ışık tutulmuş romanda.
Yazarın ilk romanı olduğu için yazım kuralları ve noktalama anlamında kimi eksikler vardı. Bunlar biraz da yayınevinden kaynaklı.
Bölüm sayısı arttırılarak okuyucunun daha da rahat okuması sağlanabilir.
Alıntı yapılan "Pessoa, Rilke, Nietzsche" gibi filozof ve edebiyatçıların fikirleri çok yerinde kullanılmış.
Romanın sonu da sürpriz bir şekilde bitiyor. Kurgu olarak da güzeldi.
Yapılan betimlemeler, benzetmeler ve felsefik derinliği olan cümlelerle okura adeta düşünsel bir ziyafet sunmuş yazar.
İleride yazacağı kitaplarla adından sıkça söz ettirecek bir "yazar kumaşı" vardı.
Kesinlikle öneriyorum.
