Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.11
Aşk Cephesi
Bahadır YenişehirlioğluEn Yeni Aşk Cephesi Yorumları ve İncelemeleri
En Yeni Aşk Cephesi sözleri ve alıntılarını, en yeni Aşk Cephesi kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Bazen kitaplara olumsuz yorum yaptığımda diğer okuyuculara haksızlık yaptığımı düşünüyorum. Sonuçta bir hiç istemesekte kitaba karşı bir önyargı oluşuyor maalesef.
Yazarın Son Hasat kitabını okuyup çok sevdikten sonra bu kitap benim için hayak kırıklığı oldu. Kurgunun çok bilindik olması önemli değil de ( çünkü önemli olan yazarın kalemidir.) yazar kendi imzasını atamamış bana göre.
Özellikle bazı yerlerin
kopyalı -yapıştır google alıntıları gibi olması çokça da üzdü beni.
Dini bölümlerin Çanakkale kurgusunda olması olağanlığında, nesiller sonra ortaya çıkan Aşk ve tahmin edilir torunlar durumu yavan bir anlatıma neden olmuş.
Karakterlerin düşünceleri acemi bir yazar gibi italik yazılıp içinden düşündü şeklinde anlatılması için söylecek söz bulamıyorum.
Mektuplar , derviş öğretileri falan kitaba oturmamış .
Bu kadar olumsuz düşüncem kesinlikle yaşadığım hayal kırıklığından ...
Yazara haksızlık yapmış olabilirim ancak düşüncelerim böyle :(
Üstadın ilk olarak hanne eserini okuduğumda dedim ki kendime mutlaka bütün eserlerini okumalıyım. Bütün şiirlerini dinlemeliyim içerisinde bulunduğu bütün filmleri dizileri izlemeliyim. Ben kapıldım Bahadır abinin sevgisine gidiyorum.. Ülkemizde böyle ender insanları görmek eserlerini okumak onları tanımak dizilerini izlemek o kadar ruha şifa ki.. Mutlaka okunması gereken kütüphanemizde bulunması gereken bir eser. Bir sonra ki Bahadır Yenişehirlioğlu serüvenimiz ne olacak bakalım :)
Hayatınızın ve ruhunuzun geri dönülmez bir şekilde ikiye bölündüğünü, geride bıraktığınız yarınızla tekrar birleşme imkanınız olmadığını düşünün. Yaşamaya devam etmek için hangi dala tutunurdunuz?Aşk Cephesi, işte böyle acımasız bir savaşın iki karşıt yakaya savurduğu gencecik bir aşkın, kaybolduğunu sandığı yolda kendini bulan ruhların hikayesini anlatıyor. Bahadır Yenişehirlioğlu’nun romanlarının benim için en etkileyici özelliği, kurgunun temellendirildiği tarihi doku, ruhsal yönüyle çok iyi işlenen insan unsuru ve derinlemesine ele alınan toplumsal acı ve sevinçlerin hoş kokulu bir harmanı oluşu. Sahne ve zaman geçişlerini ustaca kullanışı da hikayeye akıcılık katıyor. Aşk Cephesi, bu toprakların kadim tarihinin en önemli kilometre taşlarından biri olan Çanakkale Savaşı etrafında şekilleniyor. Bu romanı okurken de Kanaviçe ve Aşk Çölü’nde olduğu gibi her karakteri derinden hissettim, sahne geçişlerinde de sayfaları apayrı bir heyecanla çevirdim. Bitirdiğinizde ruhunuzda ve gönlünüzde hoş bir tat bırakan güzel bir roman. Tarihi kurgu romanları seven her okura kesinlikle tavsiye ediyorum.
Roman okuyamıyorum sıkılıyorum diyorsanız AŞK CEPHESİ diyorum
Roman şahane süper her sevgiyi her aşkı dibine kadar yaşıyosunuz.Anlatmayayım içeriğini çünkü okumanızı tavsiye ediyorum İngilizlerin Anzakları nasıl kandırdığını bir kısa paragraf da anlıyorsunuz Kendimi zor tutuyorum ama roman okuyamıyorum diyorsanız Aş Cephesi diyorum
Dolu dolu bir sevda hikayesi okuyacağımı umarak başlamıştım bu kitaba. Okudum evet, ama abartılmadan, masumiyetine dokunulmadan ince işlenen bu sevda hikayesinin yanında, Çanakkale'yi okudum, farklı coğrafya ve kültürlerde aşkı, anneliği, savaşı, hasreti okudum. Mürid, mürşid olmayı okudum satır aralarında... Memleketin dağını, denizini, acısını, merhametini, kanla karılan toprağını, suya gerek kalmadan aklanan şehidini... Bu kitapta ummadığım, hazırlıksız yakalandığım öyle çok şey okudum ki, şimdi kitabı elime almak için dahi yüreğimi bir yoklamam gerekecek. Bahadır abinin kitaplarının böyle bir etkisi oluyor galiba. Üslup, yazım, hikayenin akışı tartışılır belki, zevk meselesi, lakin anlattığı dertler öylesine biz, öylesine gerçek, öylesine insanın bamteline dokunuyor ki kitabı kapattıktan sonra cümlelere sığmayacak bir yürek burkulması kalıyor benim elimde. Bu durumda da tartışmaya değil, elimizi kalbimize koyup, "Eyvallah" demeye hacet duyuyor insan. Eyvallah Bahadır abi, kaleminize, yüreğinize, derdinize sağlık.
Savaş ve göçün ayırdığı iki aşık. Ve sevgiliye hasret ile yazılmış üç mektup... Selimin mektupları alma yolunda okuduğu Çanakkale kitabı...
Kitapta Selim ve Angela'nın yalnızlığı, Adara'nın kimsesizliği, Joe'nun çaresizliği, Ali'nin adanmışlığı bizleri uzun bir yolculuğa çıkarıyor. Anzak askerlerinin kandırılmışlığı tarihe bir çizik atıyor. Çanakkale'de dedelerimizin bize huzurlu bir yuva bırakmak için dökülen kanları, efsanevi direnişleri gözlerimizi yaşartıyor. Ölmeyi emretmeye gerek yokmuş, şehit olmak için evlerinden çıkmış dedelerimiz. Sahi Şehitler ÖLMEZ!
Allah yolunda öldürülenler için "ölüler" demeyin. Hayır, onlar diridirler, fakat siz bilemezsiniz. (Bakara Sûresi 154. Ayet)