Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Atatürk Din Düşmanı Değildi

Ali Kuzu

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Laiklik hep yanlış anlaşıldı
Laiklik, bu bakımdan Türkiye’de yalnız din ile devletin ayrılması demek değildir, özgür düşünceyle de düşünmek demektir.
Atatürk, bütün hayatı boyunca, ölümden korkmayan ve ölüme meydan okuyan, tabir yerindeyse gözünü budaktan esirgemeyen bir kahramandı. Hakkında çıkarılan idam kararlarına, düşman kurşunlarına aldırmayan, cephedeki savaşı karargahtan yöneten bir komutan, savaş meydanlarında en önde, bazen de siperlerin içinde Mehmetçik’le omuz omuza nöbet tutan, kurşunlara karşı göğsünü siber eden bir askerdi.
Reklam
Ata
Mustafa Kemal, kurulacak devletin şekliyle ilgili toplumun her kesiminden insanlarla görüşmeler yaparken, sıra mollalar şeyhler ve din büyüğü geçinen kişilere gelir. Mustafa Kemal, bunlara haber gönderir ve kendileriyle bu konuyu görüşeceğini ancak konuşmalarının bir temeli olarak katılacak olan herkesin Bakara Suresi’nin 288. ayetine kadar okumalarını rica eder. Toplantı günü gelip çattığında, Mustafa Kemal kürsüye çıkar ve sorar: “Arkadaşlar, buraya gelmeden önce hepinizden Bakara Suresi’ni 288’e kadar okumanızı rica etmiştim. Kimler okudu Bakara’yı 288’e kadar?” Salondaki bütün eller istisnasız olarak bu ricayı yerine getirdiklerini belirtmek için havaya kalkar. Bunun üzerine Mustafa Kemal sözlerine devam eder: “Beyler işte, kuracağımız devletin neden din temeline dayanamayacağının açıklaması ortadadır, Bakara Suresi yalnızca 286 ayettir.”
“Ben gerektiği zaman en büyük hediyem olmak üzere Türk milletine canımı vereceğim.”
Oğuz abinin tabiriyle Maraş dondurmacilarina gönderme:))
Len gidin oradan soytarılar; siz de iyi biliyorsunuz ama para ve nobel ödülü alma uğruna, sahiplerinizin önünüze attığı kemiği yalamak uğruna, Mustafa Kemal Atatürk'ü baz alarak asıl amacınızın Türk Milleti'nin değerlerini yok etmek istediğinizi cümle alem biliyor. Ancak siz şunu bilmiyorsunuz? Eğer Türk toprakları sizin önünüze kemik atan sahiplerinizin eline geçerse, bunun zararını siz görürsünüz. O zaman önünüze atılan kemiği yalayacak bir kulübeniz dahi olmayacaktır.
Atatürk, din karşıtı birisi olsaydı Kur’an meal ve tefsirine, hadislerin açıklanıp şerh edilmesine, hutbelerin Türkçe okunmasına bu kadar önem verir, bunlar için özel ödenek ayırır mıydı hiç? Bunları düşünmemiz gerekir. Onun için de okumamız, araştırmamız ve her söylenene kulak asmamamız gerekir.
Reklam
“Birtakım şeyhlerin, dedelerin, seyyidlerin, çelebilerin, babaların emirlerin arkasından sürüklenen ve falcılara, büyücülere, üfürükçülere, muskacılara talih ve hayatlarını emanet eden insanlardan kurulu bir topluma uygar bir ulus gözü ile bakılabilir mi?.."
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.