Ateş ve Kılıç sözleri ve alıntılarını, Ateş ve Kılıç kitap alıntılarını, Ateş ve Kılıç en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ölen savaşçıların gölge ve gözyaşı vadisine giden ruhlarıydı.
Sonsuz ışığa doğru uçuyorlardı.
Çok kan bulaşmıştı kutsal kıyafetlerine, çok adaletsizlik çökmüştü üzerlerine..
Ani bir hareketle yüzüğü aldı Jan Kretuski. Bir an sonra Abdank atına atlamıştı.
-İleri! diye bağırdı.
Sonra son bir kez kurtarıcısına yüzünü döndü:
-Hoşçakal, bir saatlik arkadaşım! Tanrı sizi korusun! Zaman öyle ki, kardeş kardeşten çekiniyor. Şimdi öğrenin ki hayatını kurtardığınız kişi sizin gözlerinizden gizlendi.
-Nasıl? Adınız Abdank değil mi?
-Abdank takma adımdır!
-Ya... gerçek adınız?
-İyi tutun aklınızda! diye bağırdı Kozak. Sanırım çok duyacaksınız. Bogdan Zenobi Şmielniçki!
Bunun üzerine atını kırbaçlayarak, ardında küçük birliği, bayıra doğru yöneldi. Gece hemen yuttu onları, ama nal sesleri kesilmişti ki, Jan Kretuski'nin askerleri birden sert seslerini duydular.
*Tanrım, kurtar bizi!
Tanrım, kurtar kölelerini,
Pek ağır boyunduruğundan
Müslüman yasasının...*
Eğik otların üzerinden rüzgârın onlara denk getirdiği bir Kozak türküsüydü bu.
Sonra rüzgar döndü ve türkü, sanki sönmüş gibi aniden durdu. Bozkır suskunluğa dönüyordu...
Kafalarınıza ateşten harflerle yazılmış olması gereken o son sizi hiç titretiyor mu?Bilin ki Cumhuriyetin sabrı sonuna geldi ve kılıcı başınızın üzerinde sallanıyor.