Maalesef bu kitap hakkında iç açıcı şeyler söyleyemeyeceğim. Iyi hoş ilerliyor akıcı kitap fakat insan sonunda birşeylerin olmasını bekliyor. Kitabın sonu yazılmamış gibiydi sanki. Hikaye çok havada kalmış. Fena da ilerlemiyordu aslında sonu oturtulabilseymiş gayet güzel okunabilir bir kitap olurmuş. Serinin ikinci ve üçüncü kitabını da almıştım fakat okur muyum bilmiyorum.
Bir adamın polis akademisinden atıldıktan sonra hayatının nasıl değiştiğini ve ondan sonra nasıl dedektif olunuru anlatan güzel boş zamanlarınızda kafa dağıtmak için okunabilecek hoş bir kitap.
Polis akademisinden atılan bir genç delikanlı ile onun geçmişten komşusu olan ve gençlik hayallerini süsleyen Azade'nin( pardon yeni epeyce değişmiş Azade'nin) dedektiflik öykülerini anlatıyor.
İncecik bir kitaptı öncelikle ve ben polisiye kitapların çok ince olmasından hoşlanmıyorum ki bu kitapta da açık bir şekilde gördüm olayların nasıl hemen kestirip atıldığını. Aslında tam bir yerli dedektifçilik hikayesi ama bir şeyler eksik kalmış. Okunmaz mı? okunur elbet. Ama polisiye türünü benimsemiş kişiler için biraz dişinin kovuğunu doldurmaz cinsi bir kitap olmuş. Ama arada keyif için polisiye okuyanlar birazda içinde mizah arayanlar için biçilmiş kaftan diyebilirim.
Bazıları Tanrı'dan başka şeylere ihtiyaç duyarmış Nedense insanlar, son zamanlarda gizemli şeylere daha çok ilgi duymaya başladı, gizemin peşinden gider oldular.Şifreler, kodlar, fal, büyü... Hepsi de insanoğlunun çaresizliğine çare arıyor gibi.
Belki de onun yaşamı, Diyojen'inki gibi fıçıya sığmış ya da Neyzen Tevfik'inki gibi sokaklara taşmış değildi; ama modern bir deliğe, modern bir mağaraya sığmış gibiydi. onun da seçtiği yaşam, sınırları kendi çizdiği bir yalnızlıktı.