Bir süre sonra St. Petersburg'un kendisi için bittiğini hissedip Paris'e yollandı, orada birkaç ressamla düşüp kalktı, iki piç peydahladı ve neredeyse açlıktan ölecek duruma geldi. Bu dönemde iştahı yalnızca içkiye, sekse ya da fikirlere yönelikti; yiyecekleri, bayağılık ölçüsünde maddi bularak küçümsüyordu. Kıt parasının büyük kısmını, aşkın, hakikate kestirmeden ulaşmanın aracı olarak gördüğü alkole yatırmaktaydı.