Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Bâbıâli Hatıraları

Mahmut Yesari

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Ahmet Rasim
Ahmet Rasim son günlerde çok fena çökmüştü. Cevizlik'te, üç odalı küçük bir evin moloz tarlası arsaya bakan ön odasına kapanmış, artık ne Şifa'ya çıkıyor ne *Mardik'e uğruyor ne de Papazın Bahçesi'ne gidebiliyordu. Sokağa çıktığı zamanlar da başında **vizyeri öne eğik bir kasket, sırtında kasketle renkleri tutan, kumlu gümüşî bir pardösü, ayaklarında pamuklu ***pantufla üzerine geçirdiği lastikler, bir dostun kolunda, vaktiyle hiçbir şey kaçmayan gözler sönük, etrafına yorgun bakınarak, yerinde sayan adımlarla pıt pıt yürüyordu. ... Bir kış akşamıydı, ancak sekize doğru Kadıköy'e geçebilmiştik. Bir ****talikaya atladık. Cevizlik'e gittik. Kapıyı Şifa Kahvesi'ni işleten Yervant Ağa açmıştı. "Buyursunlar," dedi. Yervant Ağa, o günlerde, üstadın lalası, dadısı, aşçısı, mezecisi, oda hizmetçisi, eli ayağıydı. *Mardik : Kadıköy'de bir meyhane **Vizyeri : Siper, siperlik ***Pantuf : Aba terlik ****Talika : Dört Tekerlekli, yaylı, üstü kapalı at arabası Mayıs 1938
Sayfa 103 - 1. baskı - Nisan 2019
II. Abdülhamid sahnede müslüman isimleri istemiyordu.
Sayfa 173 - 1. baskı - Nisan 2019
Reklam
Bu boş günlerimizde ben kitap okumaktan kendime fenalık ediyordum. Kitap okumanın, yarım yamalak olsun kafayı hiç olmazsa boş bırakmamanın, ihtiyarlıktaki tehlikesini, boşluğunu idrak edecek yaş kemalinde değildim.
Sayfa 145Kitabı okudu
Bir tek zaafı vardı: Baharı severdi!
Sayfa 109 - 1. baskı - Nisan 2019
Haşim'in Geçimsizliği Yüzündeki Çiçek İzlerinden Muzdaripliğinden
Ahmet Haşim'in huyu biraz geçimsizdi. En küçük şeye titizlenir, gücenirdi. Öldüğü zaman arkadaşlarının çoğuyla dargındı. Hep onun suyuna gittiğim için birbirimize bir gün bile darılmadık. Beni çok severdi. Bazı günler evime uğrar, beni zorla alır, İstanbul'a geçirir, Beyazıt'taki Emin Efendi Lokantasında da yemek yedirirdi.
Sayfa 134 - 1. baskı - Nisan 2019
1942 Varlık Vergisiyle Bütün Aydınların Gırtlağına Çöktüler
Yayıncılardan istenen Varlık Vergisi'ni hep duyduk. Yedi yüz bin liradan başlıyor. En azı üç bin liradır. Üç bin lira vergi verebilecek tek muharrir yoktur.
Sayfa 55 - 1. baskı - Nisan 2019
Reklam
"Bizde Tanzimat'tan sonra dahi üslup sahibi tek muharrir çıkmamıştır. Üslupkâr sanılanların üsluplarındaki şahsiyet suni tertiplerden başka bir şey değildir."
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.