Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Balık ve Tango

Sibel Eraslan

Balık ve Tango Sözleri ve Alıntıları

Balık ve Tango sözleri ve alıntılarını, Balık ve Tango kitap alıntılarını, Balık ve Tango en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Adam gelmeyecekti besbelli. Göğünden bir yıldız kaydı kadının..
Anneler kızlarına taht kurarmış da baht yazamazmış derler. İşte öyle
Reklam
Şayet yazmak olmasaydı, nerede kurban ederdik kendimizi
Sayfa 61
Seni duvara asamadım. Bitmeyen bir resim gibisin içimde. Yarım kaldın. Ellerim ve aklım hep üzerinde bu yüzden. Senden sonra, yeni bir resme başlayamayışım da bundandır. Seni tam manasıyla bitiremeyeceğimi artık kabul ettim ben. Pes ettim. Hem kendimden de ayıramadım, kıyamadım sona erdirmeye, içimden çıkaramadım seni. Birbirimizden gitmemize gönlüm razı gelmedi... Tamamlanmış her şiiri ve çerçevelenmiş her resmi, kendini ele vermekle eş tutuyor kalbim. Kimseye tam teslim olamadım, olamam ben... Eğrelti otu gibiyim, saksılara gelemem. Hastadır diyorlar, yanılıyorlar... Seni yarım bıraktım.
Sayfa 75
Pırıl pırıl parlayan gök mavisi metalik küheylan, geniş arka şasesiyle rüya gibiydi.
Reklam
Kadın, her kırıldığında, kendi içine kaçardı... Ruhunda, çocukluktan kalma kutsal bir sekinesi vardı, herkesten sakladığı ve kimseye göstermediği bir sanduka... Adam bekletmiş, gelmemişti. Kadın kırgındı ve bu kırgınlık kadına sekinesinin kapağını "çıt” diye açtırıveriyordu işte. Herkes eski oyuncaklarını veya fotoğraflarını saklar, hatıra diye. Kadının sekinesindeyse bir dolu kırgınlıklar var, maziye dair... Eskileri gözden geçirmek, yeniye katlanmayı kolaylaştırıyor mu? Hayır. Olsa olsa sizi yavaşlatacak bir şey bu. Kader gibi. Bir şey kaderse şayet, ona belki kırılırsınız ama asla kızamazsınız... Kadının bu sessizliği, adama ağır geliyordu halbuki. "Ben gelmeyince kızdın değil mi?" Sükût...
Sayfa 108
İstanbul'da bir kez yaşaya görmesin insan; hemen Ankara'yı lacivert takım elbisesiyle elinde cetvel taşıyan sıfırcı bir müdür yardımcısı gibi hissetmeye başlar. Dünyanın okul kıran bütün haylaz çocukları, İstanbul'da toplanmışlardır sanki...
Sayfa 78 - Dergah YayınlarıKitabı okudu
Kuşları öldürmeye kıyamadıkları için yazı yazar, kadınların avcı olmayanları
Alışkanlıklarımız var öte yandan. Hayata ve iyiliğe-sağlığa dair. Hiç hoşlanmadığımızı hemen her gün içimizden tekrar ettiğimiz bir hayatı israrla yaşamaya ilişkin bir alışkanlık bu... Ya hayata dair hoşnutsuzluğumuzda yalancıyız, ya da ruh, bir zamanlar oturup eğleştiği kuytuları, kolayca unutamıyor. İnsanlık hâli işte... Yoksa bu ev ne ki benim için...
Sayfa 102
Reklam
Hemşire Eleni, .. soruyor: “Anne ne demek doktor? Ateşlendiğin geceler hep onu sayıklıyorsun...” Çamaşır suyu gibi kokan ince elleriyle alnımı yokluyor... "Bir dua" diyorum, "anne, bir duadır"...
Sayfa 50
"Sadece geziyor, harflerini arıyor, bulduğunda konuşacak..."
Şehir peşimi bırakmayan bir sürek avı misali takipte... Şehir, peşimde..
Hakkımızda bir emrin olduğu bilgisini nasıl da hep erteler, ört bas ederiz. Emrin büyük yerden geldiği fikrine, hep nedense binbir badireden sonra varırız. Kader, hiç kafa yormasak da ufuk çizgisi gibi bekler durur hepimizi oysa...
Sayfa 20
318 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.