Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Beatrice'ten Sonra Birinci Yüzyıl

Amin Maalouf

Beatrice'ten Sonra Birinci Yüzyıl Sözleri ve Alıntıları

Beatrice'ten Sonra Birinci Yüzyıl sözleri ve alıntılarını, Beatrice'ten Sonra Birinci Yüzyıl kitap alıntılarını, Beatrice'ten Sonra Birinci Yüzyıl en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Hiç serüven peşinde koşmuş değilim, zaman zaman, serüven gelip beni buldu.
Telos YayınlarıKitabı okudu
Tanrı nın sorunları, şeytanın ise çözümleri yarattığını düşünmüşümdür...
Reklam
Tüm ilaçlar bilinçli kullanıldığında kurtarıcı, aksi halde tehlikelidir. Bir mucit insanlığı olgunlaşmamış varsaymalıdır ;yoksa birçok şey icat edilmemeliydi! Ama bilim geriye doğru işlemez, insanlık sahip olduğu bilgiden de, güçten de kurtulamaz. Geçmişe özlem duyanlar bunu böyle kabullenmeliler!.
Özgürlüğün ve refahın, suyun üzerindeki dalgalar gibi usul usul yayıldığı bir dünya. Tıbbın, tüm hastalıkları yendikten ve salgınları püskürttükten sonra, yaşlılığı ve ölümü geriletmekten başka kaygısı kalmayan bir dünya. Karanlığın son lekelerinden arınmış bir dünya. Evet, barışını kurmuş, yüce gönüllü ve fethedici, gözleri yıldızlara, sonsuzluğa dikili bir insanlık. Böyle bir insanlığın üyesi olmaktan gurur duyardım.
Reklam
Cüzzamla başedemeyince, cüzzamlılara kızılıyor, karantina duvarları yükseltiliyor. Yüzyıllık bilgelik, yüzyıllık çılgınlık.
Korkmuş olan komşularıma asla taş atmadım. Korkularını hor görmedim. Yargılamaktan kaçındım. Olanların görüntüsü onlara yeter. Yeryüzünün sefaletiyle, sefaletin yarattığı nefretle sarılı olduklarını sanıyorlar. Kimi göçmenlerin kurtulmaya cesaret edemedikleri utanç verici yüktür bunlar! İnsanlar, beni dinleyecek olsalar, ne söylerdim? Eskilerin de suçu olduğunu mu? Bizim de ezici bir suçluluğumuzun olduğunu mu? Sefaletin de zenginlik kadar kötü bir danışman olduğunu mu? Kurtuluşun ya evrensel olacağını ya da hiç olmayacağını mı? Mı, mı, mı? Şu an yapılacak konuşma bu değil.
Diplomatik nezakete bakılmaksızın, Güney'e yerleşmiş binlerce ailenin nakledilmesine başlanmıştı. Az sayıda birkaç hükümet, daha hâlâ, şiddetin "açık" ya da "gizli" olduğu ülkeler diye bir ayırım yapmakta ısrar ediyordu. Oysa dünyada, ne kurtarsan kârdır yelleri esmeye başlamıştı ve ayrıntılara bakan yoktu. Kaçışı anlamak mümkündü, ne var ki bozgunu hızlandırmıştı. Binlerce yabancının acele toplanıp havalimanlarına hücumunu gören yerli halk, normal günlük yaşamını sürdürebilir miydi? O güne kadar kısmen sakin olan pek çok ülkede taşkınlıklar meydana geldi; yabancıların yanı sıra yerli seçkin tabakası ve hatta gelecekten korkan orta halliler de göçe başladı.
Reklam
Dünya, çığlık atma sarhoşluğuna kapılmıştı. Kaçıranlarla, batağa saplananlara, soluğu kesilenlere yazık! Tarih'in acelesi vardı, her acıma durağında, duracak hali yoktu. Ama Tarih nereye gidiyordu ki? Neyle randevusu vardı? Hangi zamanda? Gerilemeyi tahmin etmeye kim cesaret edebilirdi?
—Senin gibi koskoca bir babanın küçük bir kız gibi ağlaması ayıp değil mi?
...yıkıcı önyargılardan kurtulunabilirse büyük, yapıcı, geliştirici, insancıl bir eser yaratmak üzere bütün öneriler bir araya getirilirse, belki o zaman bizi taşıyan bu gemi batmaz. Fırtına gemiyi sarsar, zarar verir ama batmaktan kurtulunur.
"Binlerce yıldan beri, milyarlarca insan, kızı olduğuna üzülmüş, oğlu doğduğunda sevinmiştir. Günün birinde biri çıkıp, sevinciniz gerçekleşecek demiştir. Binlerce yıldan beri, "farklı olma" kusuruna sahip olanları yok etmeyi hayal eden uluslar, etnik gruplar, aşiretler vardır. Biri çıkıp onları yok edebilirsiniz, kimse farketmez demiştir.
"Tarih boyunca pek az öğreti, nefreti söküp atabilmiştir, çoğu hedef saptırmasında bulunmuştur, zındığa, yabancıya, dönmeye, efendiye, köleye, babaya yönelerek... Tabii nefretin adı, başkaları duyduğunda nefrettir de kendimiz duyduğumuzda, bin türlü adı vardır. Günümüzde nefret, meşru araştırmaların meyvesi olarak, biçimsizlikler ve yumrularla savaşmamıza olanak veren genetik araştırmaların meyvesi olarak, besin kaynaklarımızı iyileştirmemize imkân veren genetik ayarlamaların meyvesi olarak, sakıncalı bir hal almıştır. Ama aynı zamanda herkesin en kötü içgüdülerini ortaya çıkartan bozuk bir meyve olarak...
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.