Merhaba
Melike İlgün ile tanışma kitabım oldu.
Şahane bir kitaptı.
Ne çok şey vardı kitabın içinde. Rum Helena ve Ziya'nın yarım kalan aşkı, Hatice, Zeliha ve Deniz'in üç kuşak anne kız ilişkileri, acıları, kalp kırıklıkları, savaşta pek çok şeyini kaybetmiş bir adamın iyilik, merhamet dolu kalbi ve 6-7 Eylül olaylarının kuşaklar süren yası.
Tarihi seviyorum dersem yalan olur. Kitapta 6-7 Eylül olayları anlatılıyor diye okuyunca pek bana hitap edeceğini düşünmemiştim, sıkılırım diyordum ama yanılmışım. Hikaye o kadar akıcı ve hüzünlüydü ki, sanki kitaptaki her şeyi Helena yerine ben yaşadım
Yazarın anlatımının akıcılığını çok sevdim.
Ayraç kullanmadan okunup bitirilecek bir kitap.
Kitapla ilgili ne anlatsam eksik kalacak.
En iyisi bir an önce okuyun. Keyifli okumalar dilerim
Ne çok ah vardı bu memlekette. Hesabı doğru düzgün sorulmamış, özrü dilenmemiş, halının altına süpürülüp yok sayılmış ne çok ah!
Kimi insan vardır, kendiliğinden insan olmayı bilir. Kimine öğretirsen öğrenir, kiminin de mayası bozuktur, ne yapsan olmaz, odun gelir, odun gider, oksijen ziyanı.
İnsan kaç yaşına gelirse gelsin, kendini kaç kez temize çekerse çeksin, çocukluğunda kırıldıysa kalbi, incecik kanıyordu hep kırıldığı yerden.
Ölüm ile ayrılığı tartmışlar ayrılık elli dirhem fazla gelmiş.